KÜÇÜK BİR BALKAN ÜLKESİ: ARNAVUTLUK
Adriyatik denizinin, Pindus dağlarının, Balkan sıradağlarının ve Dinar Alpleri’nin ortasında, Doğu ile Batı’yı ayıran çizginin üzerinde, tarihin birçok göçmen halkının karşılaşmasına ve birçok medeniyetin doğuşuna şahitlik ettiği yerde Arnavutluk, heybetli bir kale gibi durmaktadır
Ünlü Osmanlı devlet adamı İsmail Kemal Bey hatıratında Arnavutluk'tan işte böyle bahseder.
Arnavutluk kuzeyde Karadağ ve Kosova, doğuda Makedonya ve güneyde Yunanistan ile batıdaysa İtalya ile kıyı komşusudur. Coğrafya açısından çoğunlukla dağlık ve güzel bir konumu olan ülke turizm açısından çevresindeki komşu ülkelerle beraber büyük bir potansiyele sahiptir.
Arnavutluk Adriyatik Denizi boyunca, olağanüstü plajları ve turkuaz rengindeki gölleri ve denizleriyle adeta cennetten bir köşeye ev sahipliği yapmaktadır. Ksamil, Sarandë ve Durrës gibi turistik sahil bölgeleri, özellikle İtalya olmak üzere dünyanın dört bir yanında yoğun ilgi görmekte. Hem doğal güzellikleri, hem yaz turizmi hem de tarih turizmi açısından oldukça bereketli topraklara sahip olan ülke her yıl ortalama 7.5 milyon ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor.
O zaman Arnavutluk'un başlıca gezilmesi gereken şehirlerinden bahsedelim.
Kuzey Arnavutluk
- Tiran: Osmanlı hakimiyeti döneminde 1614'te kurulan Tiran hızlı bir şekilde büyüyüp gelişmiş, I. Balkan Savaşı sonunda kurulan yeni Arnavutluk'un başkenti olmuştur. Günümüzde Tiran, Arnavutluk'un en çok ziyaret edilen bölgesi konumundadır. İskender Bey Meydanı, Ethem Bey Camii, Bunk'Art, Tiran Büyük Parkı, Tiran Kalesi ve Tanners Köprüsü gibi noktaları ziyaret edebilirsiniz. Dajti Ekspres ile şehrin kuzeyindeki Dajti Dağı’na teleferik ile çıkıp muhteşem manzaranın keyfini çıkarın.
- Berat: UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilen Berat, Arnavutluk'un en iyi korunan tarihi şehirlerinden biridir. Kale bölgesi, tamamen Osmanlı döneminden kalma tarihi evleri ve muazzam manzaraları ile ünlüdür. Berat Kalesi’ni ve Onufri Müzesi’ni ziyaret etmeyi kesinlikle unutmayın.
- İşkodra: Arnavutluk'un Alpleri'ne açılan kapı olarak ünlenen İşkodra, Karadağ sınırına yakın bir konumda bulunmaktadır. Bu şehir, birçok yazarın, sanatçının, fotoğrafçının ve ressamın doğum yeridir ve kültürel zenginliğiyle Arnavutluk entelektüel hayatının merkezi olarak dikkat çeker.
- Durrës: Tiran'dan sonra Arnavutluk'un ikinci en büyük şehri ve ülke için önemli bir liman kentidir. Başkent Tiran'a oldukça yakın olup canlı bir şehir hayatına sahiptir. Başta Durrës Amfitiyatrosu olmak üzere güzel sahillere, modern bir altyapıya ve dinlendirici bir tatil havzasına sahiptir.
Güney Arnavutluk
- Sarandë: Muhteşem deniz ürünleri restoranlarına, canlı gece hayatına ve neşeli atmosfere sahip kıyı şehri Sarandë'ye gelmeden olmaz. Sarandë, yaz mevsiminde turistlerle dolup taşar, gün doğana kadar süren partilere ev sahipliği yaparak, ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatır. Ayrıca, Sarandë sadece kendi güzellikleriyle değil, aynı zamanda kıyı şeridinde uzanan diğer kasabaları ve plajları keşfetmek için de mükemmel bir merkezdir. Yunanistan'ın turistik merkezi Korfu adasına giden feribotlara atlayabilirsiniz. Korfu'da konaklayan turistler genellikle günübirlik gezilerle daha sakin ve uygun fiyatlı olan Arnavutluk'u keşfetmeye geliyorlar.
- Ksamil: Sarandë'nin sadece 30 dakika güneyinde, beyaz kumsalları ve kristal berraklığındaki turkuaz sularıyla çevrili bir cennet bulunmaktadır: Ksamil. Ksamil, elinizde kokteylinizle dinlenirken muhteşem bir atmosfer sunan, adeta Avrupa'nın Karayipleri olarak nitelendirilebilecek bir yer. Bölge, yaz aylarında yoğun ilgi görmektedir. Bu nedenle, mümkünse yaz sezonunun başlangıcından eylüle kadar olan dönemde ziyaret etmenizi öneririm. Böylece daha sakin, hoş ve rahatlatıcı bir deneyim yaşama fırsatınız olacaktır.
BONUS: Elbette Sarandë'ye 20 km uzaklıkta bulunan Mavi Göz'ü tek bir fotoğraf karesiyle anlatamazdım. O yüzden buraya bir YouTube linki bırakıyorum, buradan videoyu izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/shorts/RTtQyZyrsFo?feature=share