Türkiye dendiğinde akla gelen 10 yemek
Seyahatlerinizde farklı mutfakların yemeklerini denemekten keyif alan bir gezginseniz dünyanın dört bir köşesinde birbirinden lezzetli pek çok özel tat bulabilirsiniz. Ancak her ili, hatta neredeyse her ilçesi kendine has yemekleriyle dikkat çeken Türkiye, belki de dünya üzerindeki en zengin gurme rotalarına sahip ülkelerden.
Yüzlerce yıllık bir geleneğe dayanan, zengin tarihi ve kültürel birikimle yoğrulmuş Türkiye yemekleri, milyonlarca turistin daha fazlasını deneyimlemek için tekrar seyahat planlamasının nedenlerinden biri. Medeniyetler coğrafyası Anadolu’nun her bir döneminden derin izler taşıyan Türk mutfağında her tür damak tadına uygun bir yemek bulmak işten değil. Böylesine zengin bir mutfaktan on yemek seçmek elbette zor fakat bazı lezzetler var ki yerli ve yabancı her turistin mutlaka denemesi gerekiyor.
Kebap
Söz konusu Türkiye’nin meşhur yemekleri olunca hemen hemen her şehrin kendine özgü en az bir çeşit kebabı olduğu için elbette kebaptan bahsetmeden geçmek olmaz. Tüm Orta Doğu’da binlerce çeşit kebap olmasına rağmen hem yerel hem de uluslararası pazarda “kebabın temsilcisi Türkiye” denebilir. Yüzlerce kebap çeşidi arasından belki de en tanınmışı diyebileceğimiz Adana kebabın ise Türkiye’nin geleneksel yemekleri içinde yeri ayrıdır.
Kuzu etiyle olanı makbul olan Adana kebap, tuz ve baş biber ilavesiyle hazırlanıyor ve kömür ateşinde, mangalda pişiriliyor ve özel bir pide ekmek ile sumaklı soğan eşliğinde servis ediliyor. Yumuşak bir yapısı olan kıymanın yerken ağızda dağılması ve kebaba eşlik eden lezzetlerin tadının yavaşça etle karışması belki de dünya üzerinde en keyifli kebap yeme deneyimlerinden birini sunuyor.
Mantı
Çin’den İtalyan mutfağına pek çok farklı kültürde farklı isimlerle ve farklı şekillerde karşınıza çıkan mantının Türk mutfağındaki en popüler türü Kayseri mantısı. Hazırlanışı itibariyle diğer türlerine göre biraz daha emek gerektiren Kayseri mantısının en önemli özelliklerinden biri boyutu. Öyle ki Kayseri’de bir zamanlar bir kaşığa 40 mantı tanesi sığdıramayan genç kadınların evlenemeyeceğine inanılırmış.
Türkiye’nin en meşhur yemekleri arasında olan ve isteğe göre sarımsaklı veya sade yoğurt üzerine dökülen baharat ve tereyağından oluşan bir sosla servis edilen mantının Sinop, Trakya, Çorum ve Nevşehir gibi farklı yörelerde çeşitli pişirme teknikleri kullanılarak hazırlanan türleri de denemeye değer.
Lahmacun
Türkiye’nin meşhur yemekleri arasında yer alan lahmacun, ismini Arapça’da “etli hamuru” ifade etmek için kullanılan “lahm bi ajin”den alıyor. Türk pizzası olarak da tanımlanan lahmacun, yüzyıllarca Türkiye’nin doğusunda sevilerek tüketildikten sonra özellikle son 50 yıl içince tüm şehirlerde açılan Türk yemeği lokantaları ve kebapçılar sayesinde herkesin sofrasında vazgeçilmez bir yer kazandı. Taş fırında pişirilen ve kendine özgü baharatların harmanlanmasıyla çıtır çıtır bir tada sahip bu özel yemeğin en çok özdeşleştirildiği şehirler arasında Gaziantep ve Şanlıurfa başı çekiyor.
Baklava
Türkiye’de olduğu kadar Orta Doğu, Balkanlar ve Güney Asya’da da sevilerek tüketilen baklava birçok farklı malzemeyle üretilebiliyor. Bunlar arasında en çok tercih edilenlerden biri ise Gaziantep mutfağının simgesi olan Antep fıstıklı baklava. Kökeni hakkında uzun yıllar süren hararetli tartışmalar ardından AB komisyonu baklavanın Türk mutfağına özgü bir lezzet olduğunu tescilledi. Gaziantep’te üretilen fıstıklı baklavanın bu denli meşhur olmasında kullanılan fıstık çeşidinin yanı sıra kıvamıyla fark yaratan özel şerbetin de etkisi var.
Köfte
Kebap gibi köfte de yüzlerce çeşidi olan bir başka Türkiye yemeklerinden. Neredeyse her şehrin kendine has bir tarife sahip olduğu köfte çeşitleri arasında İzmir köftesi, Tekirdağ köftesi ve Trabzon Akçaabat köftesi ilk akla gelenler arasında yer alıyor.
İzmir’de kendine has sosuna ilave olarak patates ve biberle hazırlanıp servis edilen köfte, fırında pişirilmesiyle biliniyor. Tekirdağ köftesi ise ızgarada pişirilip fasulye, soğan, zeytinyağı ve limonla hazırlanan piyaz ve yöreye özgü acı sos ile servis ediliyor. Akçaabat köftesinin kıyması bölgede doğal yollarla yetişen danaların ön kol eti, kaburga eti, işkembe yağı ve böbrek yağı ile hazırlanıyor ve odun kömürüyle ısıtılan ocaklarda pişiriliyor.
Hünkâr beğendi
Hünkâr beğendi Osmanlı mutfağından günümüze ulaşan; genellikle evlerde ve bazı lokantalarda titizlikle hazırlanıp servis edilen bir saray yemeği.
Amerika’nın keşfi ile yeni kıtadan Avrupa’ya gelen patlıcan bu yemeğin önemli bir malzemesi. Yemeğin aynı zamanda renkli bir hikâyesi var. Anlatılanlara göre hünkâr beğendi, yenilikçi Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülâziz ve dönemin Fransız imparatoriçesi Eugenie’nin meşhur karşılaşması sırasında iki mutfağın tesadüfi bir sentezi olarak ortaya çıkıyor. Yemeğin hazırlanmasında kullanılan et çeşidi kadar patlıcanın pişirilmesi de önemli yer tutuyor. Közlenmiş patlıcan ezmesi, süt ve undan hazırlanan püre kıvamındaki malzemenin üzerine çeşitli baharatlarla tatlandırılan kuzu etinin pişirilip eklenmesiyle ortaya çıkan bu enfes yemek, Türk mutfağının simge lezzetleri arasında yer alıyor.
Zeytinyağlı sarma
Zeytinyağlı sarma Osmanlı mutfağının günümüzde ulaşan bir başka önemli mirası ve Türkiye’nin zeytin ambarı olarak da tanımlanan Ege Bölgesi ile özdeşleşmiş bir yemek. Zeytinyağlı sarma, asma yapraklarının pirinç ve çeşitli baharatlar kullanılan iç harca sarılmasıyla hazırlanıyor. Genellikle üzüm yaprağı kullanılsa da zeytinyağlı sarmanın farklı ağaç yapraklarıyla hazırlanan türleri de mevcut. Ayrıca zeytinyağlı olanı ön plana çıksa da etli yaprak sarma da sıklıkla yapılıyor ve sevilerek tüketiliyor. Bunların en özel örneklerinden biri ise Malatya’da kiraz yaprağıyla hazırlanan çeşidi.
Pide
Ramazan sofralarının vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alan pide, yalnız Türkiye’de değil; Orta Doğu ve Balkanlar başta olmak üzere eski Osmanlı coğrafyasının pek çok bölgesinde yoğun şekilde tüketiliyor. Zaman zaman ekmeğin yerini alan pide; Adana kebabı, İskender ve döner gibi pek çok sevilen tadın yanında servis ediliyor. Ancak Trabzon pidesi gibi tek başına bir öğünün yerini tutacak pide türleri de bulunuyor. Tıpkı köfte gibi ülkemizin farklı bölgelerinde çeşit çeşit malzemelerle hazırlanan farklı pide çeşitlerine rastlamak mümkün.
Türkiye’nin en meşhur yemeklerinden olan ve Karadeniz pidesi olarak da bilinen Trabzon pidesinin hamuru, pizza gibi yuvarlak şekilde açılıyor, ortasına leziz Trabzon peyniri eklenip odun ateşinde ısıtılmış fırına atılıyor. İsteğe bağlı olarak, pişmeye yakın veya fırından çıkarılırken üzerine bir yumurta kırılıyor. Trabzon pidesinin ortasındaki yumurtanın sarısını patlatıp sıcakta eriyen peyniri uzatarak yemenin keyfini mutlaka tatmalısınız.
Döner ve İskender
Kebap türleri gibi döner ve İskender de Türk mutfağının yurt dışında önde gelen elçileri arasında yer alıyor. Dönerin kökeni konusunda Kastamonu ve Bursa çekişmesi dikkat çekse de İskender kebabın ana yurdu Bursa, Türkiye’de hem döner hem İskender kebabın en iyisini tadabileceğiniz şehir olarak öne çıkıyor.
Döner
İçyağı ve iyice terbiye edilmiş baharatlarla karıştırılan etin şişe geçirilip uzun bir pişme süresinin sonunda servis edilmesiyle hazırlanan döner, hem kullanılan et çeşidine göre hem de servis şekline göre farklı farklı isimlendiriliyor. Yanında çeşniler, domates ve yeşilliklerle sunulan döner, kimi zaman ekmek arası olarak da servis ediliyor. Bir Türk “fast food”u olarak bilinen ekmek arası döner bugün sadece ülkemizde değil dünyanın hemen her yerinde sevilerek tüketiliyor.
İskender
Döner, 1800’lü yılların ortalarında Bursa’da ortaya çıkan İskender kebabın ana malzemelerinden biri. İskender kebap dönerden üzerine eklenen tereyağı sosu, yanında servis edilen yoğurt, etin altına dizilen pide ve özel salçalı sosu ile ayrılıyor. Yapımında kullanılan etin elde edildiği hayvanların yetiştirilmesinden tabaktaki sunumuna kadar pek çok önemli aşamada kılı kırk yaran bir özenin gösterilmesi İskender kebabı daha da lezzetli hale getiriyor. Bursa ziyaretinizin sebebi ne olursa olsun, Türkiye geleneksel yemekleri arasında sarsılmaz bir yer olan bu enfes yemeğin tadına, tarihi İskender kebapçılarda bakmanızı öneririz.
Lokum
Üretiminde kullanılan malzemelere göre onlarca farklı çeşidi bulunan lokum, aynı zamanda Türk kahvesinin geleneksel eşlikçisi olarak biliniyor. Ayrıca tüm dünyada Türkiye’nin ismiyle en çok anılan tatlardan biri. Bunun sebebi ise lokumun 18. yüzyılda İngiliz gezginler tarafından Avrupa’ya “Turkish delight” olarak tanıtılması.
Kökeni Persçe’de “boğaz rahatlatan” anlamına gelen “rahat’l-hulkum”dan gelen tatlı Türkiye’nin hemen hemen her yöresinde bölgeye özgü dokunuşlarla hazırlanıyor. Tarifi ve malzemeleri itibariyle de farklı yörelerin lokumları birbirinden ayrı kıvamlara ve tada sahip. Örneğin, Gaziantep’te yiyeceğiniz fıstıklı lokum diğerlerine nazaran daha sertçe bir kıvama sahipken, Isparta’nın gül lokumu yumuşak, Afyon lokumu ise biraz daha kremamsı bir kıvam ve daha az şekerli olmasıyla benzerlerinden ayrıştırılır.
Afiyet olsun!
Türk mutfağının çeşitliliği Anadolu’nun binlerce yıllık tarihi ve kültürel birikiminin bir sonucu. Birbirine çok benzeyen yemekler olsa da küçük yöresel dokunuşlar Türkiye’nin herhangi bir şehrine yapacağınız yolculukta onlarca farklı tadı deneyimlemenizi sağlayabilir.
Lezzet dolu, keyifli seyahatlerde buluşmak dileğiyle. ;)