BEES (ARILAR)

BEES

A summer's sunny day with bees buzzing from flower to flower. A solitary bee perches atop a flower, surrounded by other bees. The bee eventually takes off and begins to fly. The other bees trail behind it.

After a while, the bee lands on another flower. Other bees gather around it. While the bee stands on the flower for a while, the other bees circle around it.

This spinning movement looks like a dance of the bee. With this dance, the bee is sending a message to the other bees. This message heralds the pollination that will be carried from flower to flower.

The bee's dance is a form of communication. Bees pass information to each other through this dance. The meaning of the bees' dance is as follows:

• The direction of the dance: The bee shows the other bees the direction of the flower with its dance.
• The speed of the dance: The bee shows how far away the flower is by the speed of its dance.
• The shape of the dance: The shape of the dance shows the bee what kind of flower it is.

Thanks to this dance, bees can exchange information very quickly. This makes pollination more efficient. Bees are an indispensable part of nature. Thanks to pollination, they ensure the reproduction of plants. In this way, the balance in nature is maintained.

ABOUT BEES

Actually we all know bees very well, their color is usually yellow, black or brown. Bees pollinate 90% of the world's plants. Fruit and vegetables are formed as a result of pollination.
There are about 20,000 different bee species in the world.

Bees are social creatures. Bee colonies have three different species: queen bees, worker bees and drones. The queen is the largest and oldest bee in the colony. Worker bees are the bees that perform the basic functions of the colony. Drones are only responsible for reproduction.

Another interesting fact about bees is that they are the oldest insects in the world. There are fossils dating back 160 million years. We must do our best for the bees that have been producing the best honey for humanity since prehistoric times.

BEES BECOME EXTINCT

Bees are endangered as a result of humanity's negative impact on nature. We will not be able to find the honey we eat for breakfast every day 50 years from now. More precisely, it means the end of other foods, not just honey. It's not too late to act, to save the bees.
Here are some of the measures we can take:

1. Fighting climate change: Climate change is one of the biggest threats to bees. We can take measures to mitigate the effects of climate change, such as reducing the use of fossil fuels, switching to renewable energy sources and improving energy efficiency.
2. Reducing the use of pesticides: Bees are highly sensitive to pesticides. Pesticide use can cause bee mortality and colony collapse. We can take measures to reduce pesticide use, such as expanding biological control methods, reducing the environmental impact of pesticides and enforcing laws regulating pesticide use.
3. Changing agricultural practices: Bees feed by collecting nectar and pollen from various flowers. Changes in agricultural practices can make it difficult for bees to access food sources. We can take measures to change agricultural practices, such as adopting bee-friendly agricultural practices, making it easier for bees to access food sources and protecting bee habitats.

If we can make these measures permanent, we can save bees from this danger.

BEEKEEPING IN THE WORLD

There are approximately 65.4 million bee colonies in the world. These colonies produce 1.5 million tons of honey. Approximately 40.8% of honey production is traded. The world's largest beekeeping countries are:

1. India (12.3 million hives)
2. China (9.2 million hives)
3. Türkiye (8.2 million hives)

Beekeeping employs around 200 million people worldwide.
Let's protect the bees, let's love them, let's make them love.

ARILAR

Yaz mevsiminde, güneşli bir günde, arılar çiçeklerden çiçeklere uçuşuyor. Bir arı, bir çiçeğin üzerinde dururken, diğer arılar onun etrafında dönüyor.
Arı, bir süre sonra havalanıyor ve uçmaya başlıyor. Diğer arılar da onu takip ediyor. Arı, bir süre sonra bir başka çiçeğin üzerinde yere iniyor. Diğer arılar da onun etrafında toplanıyor.
Arı, bir süre çiçeğin üzerinde dururken, diğer arılar da onun çevresinde dönüyor. Bu dönme hareketi, arının bir dansı gibi görünüyor.
Arı, bu dansıyla diğer arılara bir mesaj veriyor. Bu mesaj, çiçekten çiçeğe taşınacak olan tozlaşmanın habercisi.
Arının dansı, bir iletişim biçimidir. Arılar, bu dansla birbirlerine bilgi aktarırlar. Arıların dansının anlamı şu şekildedir:

• Dansın yönü: Arı, dansıyla diğer arılara çiçeğin yönünü gösterir.
• Dansın hızı: Arı, dansının hızıyla çiçeğin ne kadar uzakta olduğunu gösterir.
• Dansın şekli: Arı, dansının şekliyle çiçeğin ne tür bir çiçek olduğunu gösterir.

Arılar, bu dans sayesinde çok hızlı bir şekilde bilgi alışverişi yapabilirler. Bu da, tozlaşmanın daha verimli olmasını sağlar. Arılar, doğanın vazgeçilmez bir parçasıdır. Tozlaşma sayesinde bitkilerin çoğalmasını sağlıyorlar. Bu sayede, doğadaki denge korunuyor.

ARILAR HAKKINDA

Aslında hepimiz arıları çok iyi tanırız, renkleri genellikle sarı, siyah veya kahverengidir. Arılar dünyadaki bitkilerin %90'ını tozlaştırır. Dünyada yaklaşık 20.000 farklı arı türü vardır. Meyve ve sebzeler tozlaşma sonucu oluşur.

Arılar sosyal yaratıklardır. Arı kolonilerinde üç farklı tür bulunur: kraliçe arılar, işçi arılar ve erkek arılar. Kraliçe arı kolonideki en büyük ve en yaşlı arıdır. İşçi arılar koloninin temel işlevlerini yerine getiren arılardır. Erkek arılar sadece üremeden sorumludur.

Arılarla ilgili bir başka ilginç gerçek de dünyanın en eski böcekleri olmalarıdır. Bu böceklerin 160 milyon yıl öncesine ait fosilleri bulunmaktadır. Tarih öncesinden beri insanlık için en güzel balları üretmeye çalışan arılar için elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız.

ARILARIN NESLI TÜKENİYOR

İnsanlığın doğaya yaptığı olumsuz etkiler sonucu arılar tehlike altında.Hergün kahvaltılarda yedigimiz balı bundan 50 yıl sonra bulamayacagız. Daha doğrusu sadece bal degil, diger besinlerinde sonu demek. Arıları kurtarmak, harekete geçmek için geç degil. Alabilecegimiz birtakım önlemler şu şekildedir:

• İklim değişikliğiyle mücadele etmek: İklim değişikliği, arılar için en büyük tehditlerden biridir. İklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için, fosil yakıt kullanımını azaltmak, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek ve enerji verimliliğini artırmak gibi önlemler alabiliriz.
• Pestisit kullanımını azaltmak: Arılar, pestisitlere karşı oldukça hassastır. Pestisit kullanımı, arı ölümlerine ve kolonilerin çökmesine neden olabilir. Pestisit kullanımını azaltmak için, biyolojik mücadele yöntemlerini yaygınlaştırmak, pestisitlerin çevresel etkilerini azaltmak ve pestisit kullanımını düzenleyen yasaları uygulamak gibi önlemler alabiliriz.
• Tarımsal uygulamaları değiştirmek: Arılar, çeşitli çiçeklerden nektar ve polen toplayarak beslenir. Tarımsal uygulamalardaki değişiklikler, arıların besin kaynaklarına erişimini zorlaştırabilir. Tarımsal uygulamaları değiştirmek için, arı dostu tarım uygulamalarına yönelmek, arıların besin kaynaklarına erişimini kolaylaştırmak ve arıların yaşam alanlarını korumak gibi önlemler alabiliriz.

Bu önlemleri kalıcı hale getirebilirsek, arıları bu tehlikeden kurtarabiliriz.

DÜNYADA ARICILIK

Dünyada yaklaşık 65,4 milyon arı kolonisi bulunmaktadır. Bu koloniler, 1,5 milyon ton bal üretmektedir. Bal üretiminin yaklaşık %40,8'i ticarete konu olmaktadır.
Dünyanın en büyük arıcılık ülkeleri şunlardır:

1. Hindistan (12,3 milyon kovan)
2. Çin (9,2 milyon kovan)
3. Türkiye (8,2 milyon kovan)

Arıcılık, dünya çapında yaklaşık 200 milyon insanı istihdam etmektedir.
Arıları koruyalım, sevelim, sevdirelim.