Vücudumuzdaki Yağ: Dost ?, Düşman ?
Vücudumuzda bulunan yağ, genellikle fazla kalorilerin depolandığı bir yer olarak kabul edilmektedir. Fazla kilolu olan bireylerin bu durumda olduğu genellikle çok yemelerine bağlanmaktadır. Ancak, bu basit bir denklemle açıklanamaz, çünkü vücudumuz karmaşık biyolojik sistemlerden oluşur ve basit matematik formüllerine indirgenemez.
Vücudumuz saatleri kişiden kişiye göre değişkenlik gösterir. Kimsenin vücut saati birbirini tutmaz. Burada kısa bir bilgi vermek istiyorum birbirine en yakın vücut saatleri olan insanlar eşlerdir.
Bu saatlerin tespit edilmesi ve bu saatlere göre planlama yapılması elzemdir.
Bilim insanları, hala insan vücudunun gizemini tam olarak çözememişken, kesin yargılara varmanın mantıklı olmadığını söylemektedir. Vücudumuz, bir makine değil; her bir sistemin birbiriyle bağlantılı olduğu, belirli bir çalışma düzeninin olmadığı karmaşık bir yapıya sahiptir.
Yağ dokusunu anlamak için öncelikle ne olduğunu bilmemiz gerekiyor. Yağ dokusu, vücudumuzun çeşitli bölgelerinde bulunan özelleşmiş hücrelerden oluşan bir yapıdır. Bu hücreler, derinin altında veya organlar arasındaki boşluklarda bulunan "yağ dokusu"nu oluşturur.
Son yıllarda yapılan araştırmalar, yağ dokusunun sadece enerji depolayan bir doku olmanın ötesinde birçok biyolojik ve biyokimyasal fonksiyona sahip bir "endokrin organı" olduğunu göstermektedir. Bu, vücudumuzdaki yağın sadece bir kalori deposu olmadığını, aynı zamanda sinir hücreleri ve kan damarları içererek diğer organlarla etkileşimde bulunduğunu gösterir.
Yağ dokusunun vücudumuzdaki çeşitli işlevleri vardır. Enerji depolama, açlık ve tokluk sinyallerini düzenleme, vücut sıcaklığını koruma, hormon üretimi ve salgılanması gibi önemli görevleri yerine getirir. Ayrıca, vücudumuza şekil verir ve bağışıklık sistemini etkiler.
Sonuç olarak, vücudumuzdaki yağ dost mudur yoksa düşman mıdır sorusuna net bir cevap vermek zordur. Sağlıklı yağ düzeyleri, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişir ve genellikle %10 ile %35 arasında olmalıdır. Fazla yağ dokusu, bağışıklık sistemi sorunlarına, vitamin eksikliklerine ve obeziteye neden olabilir.
Doğru kullanılan yağlar dost , yanlış kullanılan yağlar düşmandır.
Doğru yağlar dost, yanlış yağlar düşmandır.
Bunların tespiti de çok kolaydır.
Doğru yapı yanlış kullanarak da dost edinebiliriz. Fakat yanlış yağın doğru kullanımı diye bir durum söz konusu değildir.
Her zaman doğru yağı doğru şekilde kullanmak zorundayız.
Yağın vücudumuzdaki önemini anladığımızda, ona hak ettiği değeri vermek ve sağlıklı düzeylerde tutmak önemlidir. Fazla yağ dokusunun azaltılması, çeşitli kronik hastalıkların önlenmesinde etkili bir tedbir olabilir. Vücudumuzdaki yağ, optimal düzeyde olduğunda dost, aşırıya kaçıldığında veya azaldığında ise düşman olabilir.