SUYUN GELECEĞİ TÜRKİYE
SUYUN TANIMI
Su, tüm canlıların yaşamsal faaliyetlerinin devamı için gerekli en önemli temel kaynaktır. Suyun kokusuz, tatsız ve renksiz bir yapısı vardır ancak kızıl dalga boylarında ışığı hafifçe emmesiyle mavi renge bürünür. İnsan vücudunun %60'ı suyla kaplıdır. Dünyamızın ise %70 gibi bir bölümünü kapsayan su hayatımızın her anında yanımızdadır.
SUYUN GELECEĞİ HAKKINDA GERÇEKLER
Geçtiğimiz yıllar boyunca su kaynaklarını hoyratça kullandık. Sanki hiç bitmeyecekmiş, hep bizimle gelecekmiş gibi davrandık durduk. Yapılan araştırmalarda günümüzde 1,1 milyar insanın temiz suya erişimi bulunmuyor. Susuzluk nedeniyle hijyenik olmayan durumlardan dolayı her yıl 2 milyon insan hayatını kaybediyor. Artan nüfusun etkisi su kaynaklarına erişimi azaltıyor ve kaynakların kirlenmesine yol açıyor. Gelişen sanayi devrimiyle atık ürünlerin suya karışması, ormanların tahrip edilmesi de suyun geleceği için önemli birer tehdit oluşturuyor.
SUYUN GELECEĞİNE NASIL SAHİP ÇIKABİLİRİZ ?
Suyun gelecek nesillere aktarılması, suyun devamlılığı konusunda sürdürülebilir yöntemler bizler için çok önemlidir. Su kaynaklarını korumak ve devam ettirmek için başlıca yöntemler şunlardır:
- Su tasarrufu: Günlük yaşantımızda kullandığımız suyu dikkatli kullanmak, muslukları açık bırakmamak, duş sürelerini kısa tutmak gibi önlemler alınabilir. Basit bir şekilde diş fırçalarken musluğu kapatırsak 5 litre su tasarrufu sağlanır.
- Suyun yeniden kullanımı: Atık sular, arıtılarak tekrar kullanılabilir. Atık suların arıtılarak tekrar kullanıldığı tesisler, su kaynaklarının korunmasına önemli katkılar sağlar.
- Suyun kirliliğinin önlenmesi: Su kirliliğinin önlenmesi için, sanayi atıklarının arıtılarak deşarj edilmesi, evsel atıkların doğru şekilde bertaraf edilmesi gibi önlemler alınabilir.
Bu yöntemlerin yanı sıra, su kaynaklarını korumak için yapılabilecek başka sürdürülebilir yöntemler de vardır. Örneğin, sulama sistemlerinin modernleştirilmesi, yağmur suyu hasadı, sulamada damla sulama yönteminin kullanılması gibi yöntemler de su kaynaklarının korunmasına katkıda bulunur.
SUYUN GELECEĞİ: TÜRKİYE
Üç tarafı denizlerle çevrili ve sayısız plajı, ormanları, gölleri olan birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ülkemizde geçmişten beri su kaynaklarını kötü kullanmamız ve artan iklim sorunları nedeniyle su fakiri olma yönünde hızla ilerliyoruz. Son 20 yılda Türkiye’de kişi başına su miktarı yılda %18 azalarak 1700 m³’lerden 1.400 m3’lere düştü. Türkiye'de yıllık ortalama yağış miktarı 633 mm'dir. Yıllık olarak 501 milyar metreküp suya karşılık gelir. Bu miktarın 274 milyar metreküpü buharlaşıp giderken, 69 milyar metreküp ise yeraltına sızıyor. Tüketilecek yüzey suyu potansiyeli ise 98 milyar metreküp olarak gösteriliyor Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından. 95 milyar metreküp yurtiçi nehirlerden, 3 milyar metreküp komşu ülkelerdeki nehirlerden olmak üzere 14 milyar metreküpte çekilebilir su eklendiğinde 112 milyar metreküp kullanılabilir su açığa çıkıyor. Kullanılabilir suyun dağılımı ise şöyledir:
- Tarımda kullanılan 32 milyar metreküp
- İçme suyu için kullanılan 7 milyar metreküp
- Sanayide kullanılan 5 milyar metreküp
- Toplam kullanılabilir su 44 milyar metreküp
Su kaynaklarının bu kadar pervasızca kullanılması, artan nüfus, sanayileşme, yoğun stresi kaldırabileceği olumsuz olarak rapor ediliyor. Artan susuzluk ve kuraklığa karşı bireysel olarak önlem alsak ta devlet olarak ciddi adımların atılması gerekiyor. Aldığımız ya da alacağımız sürdürülebilir önlemler meyvesini şu an için değil gelecekteki insanlar için birer fayda aracı olacaktır. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Nisan ayında yayınladığı eylem planına da buradaki linkten bakabilirsiniz. Sevgiyle kalın. Unutmadan suyumuzu da koruyalım.
https://www.tarimorman.gov.tr/SYGM/Belgeler/strateji%20eylem%20plan%C4%B1%2005.2023/su%20verimliligi%20eylem%20plan%C4%B1_print_11.04.2023.pdf