8/24 Kobe Bryant
Hic tanımadığın biri, çizgi roman super kahramanı gibi hayatının bir dönemine giriyor.
Gencligindeki asi, yırtıcı, kural tanımaz karakterimiz 8 numarasını seviyor. Zaman hepimizi degistirdigi gibi, onu da değiştiriyor ve onunla beraber büyüyüp olgunlasirken, sırtımızin 24 numaraya döndüğünü fark ediyoruz.
8 saniyede yarı sahayı gecerken, hucumun 24 saniye olması gibi geriye doğru sayilan bir hayat. Yari sahayı çabuk geçtiğimiz hayatimizin, gectikten sonra geriye sayan saati gibi.
Emekliye ayrıldığı son maçı. İş yerinde toplantın vardir; fakat dersin ki bu Kobe'nin son maçı gelemem. Kobe ya Kobe! Kusura bakmayin bu benim çocukluğum dersin, cok da umursamazsin.
Ve son maçında takımını geriye döndürüp 60 sayı atar. Mac bitince donarsin sen de onla. Hem onun hem de senin gozlerin dolar. Kimseye fark ettirmezsin. Bilirsin ki son anidir bu saha icinde. Nice zirvelerini gördüğün süper kahramanın, son super gücünü kullanmistir.
Ailenden cok yakin birinin acısından farksızdır.
Çocukluk idollerinden sevdiginin birinin ölümü, ölüm fikrinin gerçekliğini hatırlıyor belki de.
Bu spor sayesinde tanidigim harika arkadas ve dostlarim oldu. Basketbolu bize sevdirdigin icin teşekkür ederim Black Mamba.
Tum gençlerin yasamina etki eden bir super kahramana elveda yazımdır.
Hoscakal 8/24 🏀🙏👑🏀