Film Analizi: Extremely Wicked, Shockingly Evil and Vile

Tür: Dram, Gerilim, Biyografi
Yıl: 2019
Ülke: ABD
Yönetmen: Joe Berlinger
Senarist: Michael Werwie
Oyuncular: Zac Efron, Lily Collins, Kaya Scodelario
Ted tam bir manipülasyon ustası. Onlarca suçuna rağmen kız arkadaşını ortada herhangi bir durum yokmuşçasına yalan söylemeye ve manipüle etmeye devam ediyor. Liz başından beri şüpheci fakat Ted’e karşı olan duyguları Ted’in öne sürdüğü yalanları görmezden gelmesine yol açar. Ted’in halinden ve davranışlarındaki olağan dışılığın farkında gibi fakat kararsızlığı yıllarca sürecektir.
Ted Utah’ta tutuklanır. Liz’e bütün bu olanların onunla alakası olmadığını söyleyerek ondan ve aşklarından vazgeçmemesini ister. İki kez hapisten kaçar fakat sonrasında tekrar yakalanır. Liz ise birkaç yıl sonra biraz toparlanmaya ve hayatına devam etmeye çalışır ancak şüphesi ve vicdanı yıllarca peşini bırakmaz.
Ted’in mahkemeleri bir süre sonra televizyonda canlı olarak yayınlanmaya başlar ve zamanla bir medya figürü haline gelir. Ted’e hayranlık duyan kadınlar davasıyla çok fazla ilgilidir. Bir tarafta Ted’in suçsuz olduğuna inananlar, diğer tarafta Ted’in cezasını çekmesini isteyenler vardır. Yıllar süren mahkeme sürecinde masum rolü oynamaya ve suçunu inkar etmeye devam eder. Yıllarca süren inkar sürecinin sonunda ise işlediği 30 cinayeti itiraf eder ve infaz edilir.

Ted Bundy’nin Kişiliği

İşlediği onca akıl almaz suça rağmen Ted Bundy nasıl oluyor da hem uzun bir ilişkiye sahip olabiliyor hem de hukuk eğitimi alabiliyordu? Ted’in hikayesini okuyan ya da bu filmi izleyen birçok kişinin aklını bu soru muhtemelen kurcalayacaktır diye düşünüyorum.
Ted genel hatlarıyla konuşkan, dışa dönük, manipülatif ve iyi düzeyde iletişim yeteneklerine sahip birisi olarak yansıtılmış. Bu gibi özellikleri onun hukuk eğitimine devam etmesini sağlasa da, seri bir katil ve tecavüzcü olduğu gerçeği görmezden gelinemez. 1974-1978 yılları arasında işlediği 30 cinayeti itiraf etmiş olsa da, bu sayının daha fazla olduğu düşünülüyor.
Liz, Ted’in bitmek bilmeyen yalanlarına ve manipülasyonlarına maruz kalarak yıpranır. Yıllarca ümit vermesi, şüphe uyandırması ve yalan söylemesi Liz’de büyük ölçüde güven problemi yaratır. Tüm bu yaşadıkları ilerleyen yıllarda kuracağı ilişkileri derinden etkileyecektir.

Psikolojik Yönü

Filmde her ne kadar Ted’in ailesine, geçmişine ve nasıl bir çocukluk geçirdiğine yer verilmese de, bu gibi kişilik özelliklerine sahip birinin çocukluğunda ihmal edilmiş olduğu söylenebilir. Muhtemelen çocukluğunda temel ihtiyaçları ebeveynleri tarafından karşılanmıyordu. Gözünü kırpmadan bir sürü insana tecavüz edebilen, cinayet işleyebilen birinin, empatiden yoksun, duygusal anlamda başkalarını anlayamayan ve düşünemeyen biri olarak tanımlayabilirim.
Kolay bir şekilde insanlara zarar verebilen birinin narsisist ve sosyopat özellikler sergilediği de öne sürülebilir. Dediğim gibi, muhtemelen Ted küçükken oldukça fazla ihmal edilmişti, duygularına ve düşüncelerine önem verilmemişti. Bu nedenle empati yönü gelişmemişti. Etrafındaki insanların duyguları onun için pek bir şey ifade etmiyordu.

Antisosyal Kişilik Bozukluğu

Diğer bilinen adıyla sosyopati, çocukluk ya da ergenlik çağından itibaren yetişkinliğe kadar uzanan, diğer insanların varlığını ve haklarını ihmal etmek ve umursamamak olarak tarif edilebilir. Hilekarlık ve manipülasyon bu kişilik bozukluğunun özelliklerindendir. Antisosyal kişilik bozukluğunun sebepleri tam olarak bilinmese de genetik ve biyolojik faktörlerin yol açabileceği düşünülmektedir.

Narsizizm

Narsisistik kişilik bozukluğuna sahip kişiler kendilerini diğer kişilerden üstün görme eğilimine sahiptir. Benmerkezci olmalarının yanı sıra empati yeteneğinden de genellikle yoksunlardır. Kendilerini üstün görerek, çevrelerinden sürekli onay ve övgü alma eğiliminde olurlar. Manipülasyon da bu kişiliğe sahip insanların beklenen davranışlarındandır.