Kastamonu Lezzetleri
Kastamonu’da binlerce yıllık bir kültür birikimi ve il sınırlarındaki coğrafi çeşitlilik yemek kültürünün zenginliğinde de kendisini oldukça göstermektedir. Yapılan derleme çalışmalarında Kastamonu’da 812 çeşit yemek tespit edilmiş ve bu yemeklerden yaklaşık olarak 500 adetinin Anadolu’nun diğer yörelerinde bilinmediği ortaya çıkmıştır. Genel anlamda ekmekler, çorbalar, et yemekleri, hamurlu yemekler, sebze yemekleri, tatlılar ve içecekler olarak ana başlıkları olarak ayrılan Kastamonu mutfak kültürü içinde ayrıca sanayi bitkileri, şekercilik ve meyvecilik da oldukça ün kazanmıştır.
Banduma
Farklı bir lezzet arayanlara hitap eden Banduma, bölgenin çok meşhur olan hindilerinden elde edilen lezzetli bir yemektir. Hindi eti ve suyuyla cevizli yufkanın bir araya gelmesinden elde edilen bir lezzet olan banduma, ustalık isteyen bir yemek olduğundan bölge dışındaki yerlerde bulma şansınızın oldukça düşük olduğu bir lezzet olarak öne çıkıyor. Özellikle hindi eti ve suyunun leziz tadının ceviz serpiştirilmiş yufkayla buluşmasından doğan bir lezzet olduğundan hemen herkesin hoşuna gitmeyi başarıyor. Hindi etiyle pek arası olmayanlar için tavuk etinin kullanıldığı da oluyor.
Kuyu Kebabı
Kuyu kebabı birçok bölgede yapılsa da en lezzetli bir şekilde Kastamonu yöresinde yapılıyor. Kebabın yapımı için yaklaşık 1,5 metre derinliğinde kuyu gerekiyor. Kuyunun içinde yakılan ateş ise ısısını başka bir yere harcayamaz ve sadece üstündeki ocakta pişen kuzuya ayırır. Böylece kuzu ile yemeğin içine atılan diğer sebzelerle birlikte yaklaşık iki saat boyunca pişiyor ve hem etin lezzeti sebzelere sebzelerin lezzeti ise ete geçiyor. Böylece ortaya harika bir yemek çıkıyor.
Püryan kebabında kuyunun etrafı çamurla kaplanıyor ve yemeğin lezzetini tam alması bekleniyor.
Patates Paçası
Farklı bir lezzet denemek isteyenler için öne çıkan patates paçası bölgenin en meşhur bitki ürünlerinden olan sarımsaktan yapılan bir lezzettir. Esasında bu tarif için patates ve bölge sarımsağının özel şekilde bir araya gelmesiyle oluşturdukları bir lezzet şeklinde bahsetmek mümkündür. Öncelikle patatesler özenli bir şekilde haşlanır. Bu haşlama suyla olabileceği gibi köz içinde de yapılabilir. Köz içinde yapılan patatesler daha lezzetli olur. Sonrasında ise patates püre haline getirilir ve içine sarımsağın yanı sıra yoğurt ile nişasta eklenir ve karıştırılır. Ortaya çıkan lezzet ise patatesin lezzetiyle sarımsağın keskin tadının harika bir karışımı olur.
Simit Tiridi
Simit de Kastamonu için önemli lezzetlerden birisidir. Fakat bu bölgede yiyeceğiniz simit daha önceden deneyimlemiş olduğunuz simitlerden oldukça farklı bir lezzete sahiptir. Simit tiridi için öncelikle Kastamonu’da yapılan simitler küçük küçük parçalar halinde kesilmektedir. Sonrasında ise bir tencerede kaynatılmış olan kemik suyu küçük dilimler halinde doğranmış olan simit parçalarının üzerine dökülmektedir. Simitler kemik suyunu çekerken sos olarak da üzerlerine sarımsaklı yoğurt ve kavrulmuş kıyma ilave edilmektedir. Tercihe bağlı olarak tereyağı da eklenebilir. Ortaya ise alışılmış simit lezzetlerinden çok farklı olan doyurucu ve besleyici bir lezzet ortaya çıkar.
Etli Ekmek
Kastamonu’nun en lezzetli ve özel yemeklerinden birisi olarak kabul edilen etli ekmeğin yapımı için öncelikle incecik bir hamur açılır ve üzerine ise kıymadan hazırlanmış olan harç ekleme yapılır. Daha sonra sac üzerinde hamur ve harç pişinceye kadar özenle pişirilir. Genellikle ayran ile servis edilmesine karşılık bölge halkı tarafından çay gibi sıcak içeceklerle de tüketilebilir.
Ekşili Pilav
Şimdiye kadar denediğiniz pilavlardan oldukça farklı bir lezzet olarak öne çıkan ekşili pilav, oldukça çeşitli baharat ve bitkilerin bir araya gelmesiyle hazırlanıyor. Siyez bulguru başta olmak üzere içine nane, pul biber, maydanoz, ısırgan otu, ebe gümeci, asma yaprağı gibi farklı tatların koyulmasını içeren bu lezzet yapım aşamasında da oldukça zahmet gerektiriyor. Özellikle pilavın kıvamını tutturmak ayrı bir maharet gerektiriyor. Sade olarak tüketebileceğiniz gibi pilavın yanında ekşi ayran veya yoğurt da servis ediliyor.
İnebolu Simidi
Alışılmış simitlerden farklı olarak yapılan İnebolu simidi doyurucu ve pratik bir lezzet olması sayesinde pek çok kişi tarafından tercih ediliyor. Yapımı için öncelikle önceden dinlendirilmiş olan özel hamur, fitil haline getiriliyor. Sonrasında ise simit yapısını alması için hamur bağlanır ve tercihen elma veya üzüm pekmezine daldırılır. Taş fırında pişirildikten sonra ise yemeye hazır hale gelir. Sabah kahvaltılarının vazgeçilmez lezzetlerinden birisi olan bu simidin diğer simitlerden en önemli özelliği ise susam kullanılmıyor olmasıdır. Bölgedeki pastanelerde aynı zamanda simidin içine peynir veya zeytin gibi farklı besinler de katılarak servis yapılmaktadır.
Kastamonu Pastırması
Her ne kadar Türkiye’de pastırma denilince akla ilk Kayseri geliyor olsa da Kastamonu da pastırmasıyla meşhurdur. Lezzet olarak çok eskiye dayanan bir besin olan Kastamonu pastırması zahmetli yapım aşamalarından geçer. Öncelikle derin kesikler içeren kemiksiz sırt eti kaya tuzu ile salamura edilerek en az dört gün olacak şekilde bekletilmektedir. Bu aşamada suyunu önemli ölçüde kaybetmiş olan et, farklı ağırlıklar ile baskıya uğrayarak sıkıştırılır ve arındırılmak için yıkanır. Yıkama sonrasında ise kuruması için kurutulur ve kurutma sonrasında da bölgenin meşhur sarımsağı başta olmak üzere içinde farklı baharatların olduğu çemen ile kaplanarak tekrar kurumaya bırakılır. Doğal yöntemler ile kurutulması sayesinde özellikle doğal gıdaya önem verenler için bu pastırma tam idealdir.
Mıklama
İsim benzerliği yüzünden mıhlama ile karıştırılabilecek mıklama esasında bambaşka bir lezzet olarak öne çıkıyor. Kıymalı yumurta denilebilecek bu lezzet aynı zamanda pazı ve ıspanak gibi sebzeleri de içeriyor. Yapımı için ıspanak veya pazının kavrulduktan sonra üzerine yumurta kırılıp kıyma eklenmesiyle hazırlanıyor. Mıklama genellikle sabah kahvaltılarında doyurucu bir lezzet olarak öne çıkmasına karşılık kıyma içermesinden dolayı öğle ve akşam yemeklerinde de tercih ediliyor. En önemli nokta ise kıyma üzerinde yer alan yumurtaların çok fazla pişmemesi ancak az pişmiş de olmamaları.
Siyez Bulgur Pilavı
Siyez bulgur pilavı diğer bulgur pilavlarından çok farklı olmamakla beraber özellikle siyez bulguruyla yapıldığı için farklılık taşır. Siyez bulguru olarak bilinen bulgur, buğdaydan elde edilmektedir. Bu özelliği sayesinde de en eski buğday bulgurlarından birisi olarak kabul edilir. Siyez bulgularının karakteristik özellikleri arasında tek taneli ve kavuz yapısına sahip olması gelir. Siyez buğdayının kaynaması sonrasında kurumaya bırakılması ve özel taş değirmenlerinde yarılmasıyla elde edilen bu bulgur besin değeri açısından çok yüksek olmasıyla öne çıkar. Normal bulgur tarifiyle hazırlanan ancak siyez bulguru sayesinde çok daha besleyici ve doyurucu olan bu lezzet sayesinde farklı bir pilav tadımı yapabilirsiniz.
Ala Pilav
Tereyağının kullanıldığı ve siyez bulgurunun eklenip içine de pirinç koyulmasıyla yapılan bu lezzet bulgur ve pirincin bir arada bulunduğu pilavdır. Kıvamının tutturulmasının oldukça zordur. Genellikle ayran ya da yoğurtla tüketilen ala pilav bazı durumlarda etli şekilde de yapılabiliyor.
Oğmaç Çorbası
Ovmaç olarak da bilinen oğmaç çorbası farklı bir çorba deneyimlemek isteyenlerin tercihi olabilir. Küçük şehriyeleri hatırlatan hamurlar ile zengin bir görüntüye sahip olan oğmaç çorbasında soğan, salça, nohut ve küçük hamur taneleri bulunuyor. Malzemelerin bir araya gelmesiyle yapılan bu çorba başlangıç yemeği olarak doğru bir fırsat sunarken bazı bölgelerde porsiyon büyüklüğüne göre sadece ana yemek olarak da tüketilebiliyor.
Ecevit Çorbası
Kastamonu’nun Küre ilçesine yakın bir noktada Ecevit geçidi bulunuyor. Geçide yakın bir noktada bulunan Ecevit konağında ise Ecevit çorbası yaklaşık 700 yıldır yapılan bir lezzet. Bu sebeple Kastamonu çorba kültürünün en önemli lezzeti arasındadır. 1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Kastamonu’yu ziyaretinde de kendisine Ecevit çorbası ikram edilmiş.
Hem tarihi hem de kültürel değeri olan Ecevit çorbası besleyici özelliği ile de ön plana çıkıyor. Pirinç, et suyu, nane, tereyağı gibi gıdaların bir arada kullanıldığı Ecevit çorbası hemen herkesin damak tadına hitabeden bir lezzet olarak ön plana çıkıyor.
Ispıt Yaprağı Sarması
Karadeniz’de başka bölgelerin mutfağında da görebileceğiniz bu lezzet özellikle Kastamonu’da mevsiminde yetişip toplanan ıspıt yaprakları ile çok daha taze şekilde yapılıyor. Taze haldeki ıspıt yapraklarının haşlanması ve sonrasında mısır unu ile unun hamur haline getirilerek içine eklendiği bu lezzet farklı bir yaprak sarması yemek isteyenlere hitap ediyor. Üzerine domates ve mısırdan yapılan sosun da dökülebileceği ıspıt yaprağı sarması yumuşak yapısı sayesinde damaklarda hoş bir lezzet bırakmayı başarıyor. Özellikle sebze yemeklerinden hoşlanıyorsanız bu lezzeti tam size göre . Yanında ise genellikle ekşi yoğurt ile servis ediliyor veya el yapımı ayran ile tüketiliyor.
Kızılcık Tarhanası Çorbası
Şifa deposu özellikleriyle bilinen kızılcık tarhanası çorbası bölgeye özgü dikkat çekici lezzetlerden birisi konumunda. İlk olarak sarımsaklar rendelenir ve sonrasında ayrı bir tencereye alınan sıvı yağda sarımsaklar kavrulur. Ardından ise içine salça veya özel sos eklemesi yapılır. En son aşamada tarhana da eklenir ve üst kısmına soğuk su eklenir. Bu şekilde kıvam alıncaya kadar pişen kızılcık tarhanası aslında adını da sarımsak ve sosunun yoğun olmasından dolayı alıyor. Kış aylarında sıcak ve besleyici bir çorba içmek isteyenler tarafından tercih sebebidir.
Üryan Eriği Hoşafı
Üryan eriği hoşafı için en önemli nokta üryan eriklerinin kullanılmasıdır. Üryan eriği olarak bilinen erik Kastamonu’ya özgü eriktir. Ala erik çeşidinden üretilen bu kuru erik, lezzetli ve besleyici yapısı sayesinde doğrudan tüketime uygun olmasının yanında özellikle hoşaf olarak da tüketilir. Hoşafının yapımında bir tencere içinde erikler su ve şeker ile kaynamaya bırakılır. Artık erikler yumuşadığında ve renkleri de suya çıktığında ocak kapatılarak hoşaf soğumaya bırakılır. Soğuk içildiğinde ferahlık veren, ılık içildiğinde ise çeşitli yemeklerin yanında iyi bir eşlikçidir.
Köle Hamuru
Köle hamuru çorbaya yakın bir lezzettir ve değişik lezzetlere meraklıysanız mutlaka tadım listenize eklemelisiniz. Bu lezzetin yapılması için öncelikle tencereye su, yağ ve tuz koyularak kaynatılır. Sonrasında mısır unu karışıma ilave edilir. Bu aşamada kaşıkla un ezildiğinde topaklanma yapar ve alınan bu parçalar ayrı bir kapta küçük hamur topları haline getirilir. Ayrı bir kapta tereyağı kaynatılır ve içine pekmez ilave edilir. Son olarak ise pekmez küçük hamurların üzerine dökülür ve üstüne de ceviz serpiştirilerek servis edilir. Çorba ya da tatlı olarak tüketilebilir.
Cırık Tatlısı
Cıvık kıvamda tutulan hamurun iki üç defa kızartılması sonrasında ayrı hazırlanan soğuk şerbet ile buluşmasıyla yapılan cırık tatlısı bölgeye özgü tatlılar arasındadır. Özellikle köylerde misafirlerin daha iyi şekilde ağırlanması için yapılan bu tatlı, hafif olması sayesinde de pek çok damak tadına hitap etmeyi başarıyor. Ancak diğer şerbetli tatlılar göz önünde tutulduğunda onlara kıyasla daha sert ve çıtır bir yapıya sahiptir. Ama dengeli lezzeti sayesinde özellikle tatlı ihtiyacı duyduğunuz anlarda bu lezzet beklentilerinizi karşılamayı başarır.
İncir Dolması
İncirin leziz tadının ön planda olduğu bu tatlının yapımında kuru incirler özenle açılıyor ve içlerine ceviz koyuluyor. Sonrasında ise tereyağının da içinde bulunduğu şerbette yumuşayıncaya kadar pişiriliyor. Piştikten sonra ise tercihen üzerine dondurma veya hakiki kaymak koyuluyor. Kaymak üzerine de ceviz veya Antep fıstığı parçaları serpiştiriliyor.
Yassı Kadayıf
Kadayıfların bir bütün halinde şekil almasıyla ortaya çıkan yassı kadayıf taş kadayıf olarak da adlandırılıyor. İçerisinde bol ceviz ya da fındık gibi malzemelere de yer verilen yassı kadayıf yöreye ait lezzetler ile birlikte yapılan özel bir tariftir.
Kaşık Helvası
Özellikle Ege bölgesinde kendini duyuran ve oldukça sık bir şekilde yapılan kaşık helvası Kastamonu yöresel lezzetleri arasında da kendine yer buluyor. Sadece un ve şeker kullanılarak yapılan ve müthiş bir lezzete sahip olan kaşık helvası cevizlerle süslendikten sonra servis ediliyor. Birçok tatlı çeşidine rağmen oldukça da hafif bir lezzet olan kaşık helvası en çok akşam çay saatlerinde tatlı niyetine tüketiliyor.