ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ ve çağrıştırdıkları

ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ

  Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

  Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

  Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

 Mustafa Kemal Atatürk

Bu yazı 12 Eylül 2019 tarihinde yayımlanmıştır.


Atatürk'ün "Gençliğe Hitabe"si, Türkiye'nin bağımsızlığının ve Türk Cumhuriyeti'nin sonsuza kadar korunması ve savunulması için Türk gençliğine bir çağrı yapar. Konuşma, Türk gençliğinin ulusun geleceği olduğunu ve kahraman atalarının hayatlarıyla korunan Türk bağımsızlığı ve cumhuriyetinin mirasçıları olduğunu vurgular.

Konuşma ayrıca Türk gençliğinin gelecekte karşılaşabileceği olası zorlukları ve zorlukları da kabul eder, bunlar arasında dış tehditler ve iç çatışmaların olasılığı da yer alır. Atatürk, ülkeyi ve değerlerini savunmak için aşırı zorluklar ve kişisel fedakarlıkla karşı karşıya kalsalar bile hazırlıklı olmanın önemini vurgulamaktadır.

Genel olarak, konuşma, zorluklarla karşılaşıldığında bile vatanseverliğin, cesaretin ve kararlılığın önemini hatırlatan güçlü bir çağrıdır. Türk gençliğine, vatandaşlık sorumluluklarını benimsemeleri ve kendileri ve ülkeleri için daha iyi bir geleceğe doğru çalışmaları için bir çağrıdır.