Sevginin Anlaşılmaz Özü(The Incomprehensible Essence of Love)
Başlayalım bakalım..
Bugün konumuz ağır yolumuz uzun. Nereden başlasak eksik nereye varsak bir yerde değiliz.
Konumuza nefes alan her insan uzaktan yakından aşinadır.
Konumuz AŞK....
Aşkın tarihini de tarifini yapmaya gerek yoktur. Zira tarihi insanla başlar insanla bitmez.
Nasıl diye sorarsanız: Leyla da Mecnun da öleli kimbilir ne kadar zaman olmuştur lakin aşkları bugüne kadar yaşamayı başarmıştır. Bu yönüyle aşk insanlararası başlayan çağlarboyuna yansıyan bir olgudur. Tarihi yoktur da denebilir başka bir bakış açısı.
Tarifine gelecek olursak aşkın tarifini yapmak aşkın kendisi kadar imkansızdır. Çünkü aşk somutlandırılabilecek bir şey değildir. Sözgelimi yaşadığımız çağda soyut düşünceler somuta kaydırılmaya çalışılsa da aşk şudur aşk budur tanımıyla reklam yapılmaya çalışılsa da aşkın kalıpları henüz insanoğlu tarafından yapılamamıştır. Çünkü aşk soyutluğun ta kendisinden fikir bulmuş bir düşüncedir. Ve bu yüzdendir ki ne kadar dar kalıplar uydurulmaya çalışılsa da aşk hala hissedebildiğimiz bir buzdağında dışarıya çıkarılabilen bir soğuktan fazlası değildir.
Her ne kadar tarifi olmasa da yukarıda kafa karıştırıcı bir şeyler söyledim ve orayı geçtik.
Aşkın insana neler yaptığını neler yaptırdığını felsefesini bir de Yunus Emre'den anlamaya çalışalım bence .
Gönlüm düştü bu sevdaya Gel gör beni aşk neyledi Başımı verdim kavgaya Gel gör beni aşk neyledi Ben yürürüm yana yana Aşk boyadı beni kana Ne akilim ne divane Gel gör beni aşk neyledi Mecnun oluben yürürüm Dostu düşümde görürüm Uyanır melul olurum Gel gör beni aşk neyledi Aşkın beni mest eyledi Aldı gönlüm hasteyledi Öldürmeğe kast eyledi Gel gör beni aşk neyledi Gah eserim yeller gibi Gah tozarım yollar gibi Gah akarım seller gibi Gel gör beni aşk neyledi Akan sulayın çağlarım Dertli yüreğim dağlarım Yarim için ben ağlarım Gel gör beni aşk neyledi Benzim sarı, gözlerim yaş Bağrım pare, ciğerim baş Halden bilen dertli kardaş Gel gör beni aşk neyledi Miskin Yunus biçareyim Baştan ayağa yareyim Dost elinden avareyim Gel gör beni aşk neyledi
Barış Akarsu'dan dinlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=RG95tLYsv-g
Şiirden aşkın vasıflarında dikkat çeken kısımlara bakalım biraz belki aşkı anlamada yardımı olur.
Ne akilim ne divane
akıllı da değilim deli de
bazen de delilik olarak karşımıza çıkan aşıklık durumu burada daha orta halli. daha aklıbaşında sanki.
Aldı gönlüm hasteyledi Öldürmeğe kast eyledi
Aşkın gönlü alıp hasta etmesiden bahseder hatta öldürmeye kastetmiştir aşk.
Bu satırlar üzerine aşkın yıkıcı yanından da bahsetmek gerekiyor bence. Aşk olağanüstü bir durumdur. İnsanı konfor alanından çıkarır bilmediği alanlara atar ve çoğu zaman da yalnız bırakır. Mecnun çöllere düşer , Ferhatın dağları delmesi gerekir.
Sevgi eylem gerektirir ama AŞK eylemden de fazlasını gerektirir.
Dertli yüreğim dağlarım Yarim için ben ağlarım
Detli yüreğimi dağlarım. Bu çok kullanılır. Aşkın daha doğrusu aşık olunanın yokluğu gönülde derin yaralar açmıştır ve bunları kapatmak aşık olunanı bulmakla olur. Bulamayınca da yarasını dağlar aşık. Yarasını dağlar bir yandan da aşkına ağlar.
Miskin Yunus biçareyim Baştan ayağa yareyim
Çaresizdir yapacak başka bir şeyi başka bir seçeneği yoktur. Baştan ayağa yareyim.
Açıklamaya gerek olan bir şey yok bence aşkı anlamda önemli bir nokta.
Aşk vardır .
Aşık vardır.
Aşık olunan vardır.
Aşık Aşkına Kavuşamazsa AŞK olur .
Aşık Aşkına Kavuşursa MEŞK olur.
MEŞK:Aşığın sevdiğiyle sohbet etmesi, ona şiirler okuması ve özlem gidermesi.
Aşk bir bakıma imkansızlıktır buradan bakınca tabi bu sadece tanımsal bir söz oyunudur.
aşk meşk aşık maşuk bunlar bazı tanımlamalardır sadece aşkın içinde.
Aşkın ne olduğu ne olmadığı sınırları ya da sınırsızlığı insana göredir.
Aklıma divan şiirinde aşk hakkında birkaç şey geldi.
Fuzuli'den bir beyit:
Aşk imiş her ne var âlemde İlm bir kıyl u kâl imiş ancak Dünyâda ne varsa aşktan ibaretmiş. İlim, sadece dedikodu imiş
Dünyada güzel ne varsa aşktan ibarettir. Kötü olalar da aşktan köken alsalar da insanoğlu aşka bunları konduramaz biz de kondurmayalım o halde. Biraz iyimser olalım ve dünyada güzel ne varsa AŞKTAN ibarettir diyelim .
Yazımızın son kısmında da aşkı bulmaktan kendimce bahsetmek isterim.
Aşk bulunur mu? Aşık olunur mu?
Aşk bulunan bir şeydir diyemem. O kadar kıymetli bir hazinedir ki bulmak olarak tanımlanır ama işin aslı Aşkı bulmak değildir. Aşkı filizlendirmek, büyütüp kalbin derinlerine ulaşmasına yer edinmesine izin vermek demektir. Yoksa insanların ilk görüşte aşk dedikleri ham bir tohumdur. Ekilmeden, yeşermeden aşk olmaz. Tohumlar her kalbe ekilse de herkeste bunu yeşertecek yürek olmadığından herkes Aşık olamaz.
Aşkın başı ya da yoktur o yüzden bu yazının da başı ya da sonu yok o yüzden sonu biz getirelim.
Umarım herkes aşkı yeşertecek kadar cesur olmayı öğrenebilir.
Öğrenenlere ve öğretenlere selam olsun.
BİRKAÇ YAZI:
https://www.bulbapp.io/p/54af6987-8fb1-40c2-a0e0-399f1a05dba0/bir-garip-neyzen
https://www.bulbapp.io/p/6a063736-9889-473c-9aa3-80eb626b4f1a/mavi-gzl-dev