İstanbul Fethi

Peygamber Efendimizin sahih kaynaklarda geçen hadisiyle başlayan İstanbul sevgisi, tarih boyunca şehrin stratejik konumu ve kültürel önemiyle birleşerek eşsiz bir değer kazanmıştır. Konstantinopolis'in kuşatmalar ve farklı medeniyetlere ev sahipliği yapması, şehrin dünya tarihindeki benzersiz yerini vurgular.

1391, 94, 96 ve 99 yıllarında yapılan kuşatmaların ardından II. Mehmet Han'ın liderliğindeki Osmanlı ordusu, İstanbul'u fethetme kararı alır. 5 Nisan'da başlayan 54 gün süren muhasara, şehrin sağlam surlarına karşı zorlu bir mücadele ortaya koyar. Fatih Sultan Mehmet'in kararlılığı ve cesareti, kuşatmanın başarılı olmasını sağlar.İstanbul'un fethi, sadece bir askeri zaferden öte, bir medeniyetin zirvesine ulaşmasının ve tarih sahnesinde kendine kalıcı bir yer edinmesinin öyküsüdür. 29 Mayıs 1453 tarihinde, Fatih Sultan Mehmet Han'ın önderliğindeki Osmanlı ordusu, 54 günlük bir kuşatmanın ardından Konstantinopolis'i fethederek tarih boyunca unutulmaz bir iz bıraktı.

Fethin hemen ardından, şehre giren Fatih Sultan Mehmet, büyük bir hoşgörü ve halka verdiği özgürlük teminatıyla anıldı. Bu, İstanbul'un sadece fiziksel bir fethi değil, aynı zamanda kültürel ve manevi bir dönüşümün de başlangıcıydı. Fatih Sultan Mehmet, fethettiği şehri sadece ele geçirmekle kalmayıp aynı zamanda ona yeni bir kimlik kazandırdı.