AKP'nin 'vatana' ihanet listesi

ANUw...D8Zy
15 Jan 2024
33

AKP hükümeti bir süredir, içeriği biraz belirsiz yeni bir doktrini dillendiriyor. Lozan’ı, Misak-ı Milli’yi tartışmaya açan AKP, bunların yerine yeni bir doktrin oturtmaya çalışıyor. Şimdiye kadar içini doldurabilmiş olmasalar da, doktrin, ilgi çekici isimlere sahip birden fazla "vatan" tanımına dayanıyor.
Son örneğini, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un, “direktiflerini almak” üzere yazın ülkeye dönen büyükelçilere yaptığı konuşmada gördük. Kurtulmuş şöyle dedi:
“Bir asır evvel nasıl Misak-ı Milli Erzurum Kongresi’nin, Sivas Kongresi’nin, Türkiye Cumhuriyetimizin kuruluşunun temel umdelerinden biriydiyse hiç abartısız söylüyorum ki mavi vatan, siber vatan, yeşil vatan, uzay vatan gibi kavramlar, yeni Misak-ı Milli’nin çerçevesi olarak görülmek mecburiyetindedir.”
Mavi vatan, yeşil vatan, siber vatan, uzay vatan…
Bu muhayyel vatanların her birinde aynı sorun var: Vatan meselesi, bir egemenlik meselesidir. Egemenlik, halka aittir. Fakat AKP, ya egemenliği halkın elinden alıp birtakım şirketlere veriyor, ya da tamamen savunmasız bırakıyor. Durum, kendi adlandırmalarıyla, bir “vatana ihanet” durumu.

Mavi vatan: Bütün kıyılar şirketere!

AKP’nin “mavi vatan” tanımı, Türkiye’nin karasularının sınırlarıyla ilgili. Ancak karasularında egemenlik, hem bu sularda hem de bu suların kıyılarında kimin sözünün geçtiğiyle ilgili. AKP, Türkiye’nin kıyılarını 22 yıldır sermayeye peşkeş çekiyor.
AKP'li yıllarda birçok sahil kamunun kullanımına kapatılarak özelleştirildi. Sahiller özelleştirme kapsamında betonla doldurulurken, ÇED raporları ve mahkeme kararları görmezden gelindi veya AKP tarafından kılıfına uyduruldu. 
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın iki ayrı halk plajı ve günübirlik tesisler inşat etmeye başladığı Antalya’daki Phaselis antik kenti çevresinde 22 tanesi yalnızca alana özgü endemik bitki türü ve nesli tehlike altında olan caretta carettaların varlığına karşın inşaata ilişkin mahkeme hala devam ediyor.
Makyol ve Setur ortaklığı olan Makmarin AŞ tarafından işletilen Antalya Kaş Yat Limanı’na talep edilen imar değişikliği planı, geçtiğimiz haftalarda AKP ve MHP oylarıyla ilçe meclisinden ve imar komisyonundan geçti. Planın kabul edilmesi halinde halk ve sahil arasına betondan duvar ürelecek.
AKP'ye yakınlığıyla ve Erdoğan'a övgüleriyle bilinen eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ın, özelleştirilerek satışa çıkartılan Bodrum Yalıkavak Marina'ya el koyması gündeme gelmişti. 'FETÖ' davasında ceza alıp tahliye edilen Palmali Holding’in sahibi Mübariz Mansimov Gurbanoğlu’nu tehdit ederek marinaya el koyduğu belirtilen Ağar'ın, marinanın yönetim kurulu başkanı, Ağar'ın AKP Milletvekili olan oğlu Tolga Ağar'ınsa yönetim kurulu üyesi olduğu ortaya çıkmıştı.

Yeşil vatan: Bütün ormanlar alevlere!

AKP’nin “yeşil vatan” tanımı, içeriği tamamen belirsiz olan tanımlardan biri. Anlaşılıyor ki, Türkiye’nin doğasıyla, ormanlarıyla, doğal kaynaklarıyla ilgili. Ancak AKP, 22 yıldır Anadolu coğrafyasını da sermayeye peşkeş çekiyor.
Türkiye’de 2002-2022 arasında çıkan toplam 17 bin 257 orman yangınında, 95 bin 905 hektarlık ormanlık alan yok oldu. Çanakkale’deki yangın henüz yeni söndürüldürken, hala herkesin alında olan geçen seneki Muğla yangınında 5 bin 223 hektar alan yandı.
Muğla'daki orman yangınında Türk Hava Kurumu'nun (THK) denizden su ikmali yapabilen uçakları değil, İspanya'dan kiralanan 14 uçak ve 20 helikopterle müdahale edilmişti. Dönemin Tarım Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin “Bu uçaklar hantal, hurda uçamaz, motorları çalışmıyor” dediği THK'ye ait yangın uçaklarının çalışabilir durumda olduğu veya bakım eksiği olduğu ortaya çıkmıştı.
Çıkarlar ve ihmaller nedeniyle orman yangınlarının önüne geçilmezken, yangınlar nedeniyle yok olan ormanlık arazinin daha fazlası rant nedeniyle peşkeş çekildi. 2012-2022 arasında yalnızca madencilik için verilen toplam 61 bin 988 adet orman izni kapsamında, 109 bin 884 hektarlık orman arazisi tahsis edildi. Bu oran, son 20 yılda yaşanan orman yangınlarında ortaya çıkan orman kaybından daha fazla.

Siber vatan: Bütün bilgiler dolandırıcılara!

AKP, "siber vatan"ı da henüz tam anlamıyla tanımlamış, sınırlarını çizmiş değil. Öte yandan, son haftalarda tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, yeni bir gerçekle tanıştı: Tuhaf numaralardan gelen WhatsApp aramaları. Zira AKP, halkın verilerini çaldırdı.
Kısa süre içerisinde birçok yurttaşa gelen söz konusu aramalarda, "yardıma ihtiyacım var" şeklinde taleplerle kredi kartı bilgileri talep ediliyor. Aramalar özellikle Senegal, Filipinler ve Nijerya gibi ülkelerden gelirken, uzmanlar, yurttaşların verilerinin sızdıldığını ve dolandırıcı şebekelerine ulaştığını belirtiyor.
Geçtiğmiz şubat ve haziran aylarında ise e-Devlet üzerinden milyonlarca yurttaşın verilerinin sızdırıldığı gündeme gelmişti. Vatandaşların kimlik numarası, telefon numarası, tapu bilgileri ve adresleri gibi kişisel verilerin açık şekilde yayımlanmış, hatta soru önergesi ile Meclis gündemine taşınmıştı. Ancak yetkililer iki sızıntı iddiasını da yalanlamıştı. 

Uzay vatan: Bütün kadrolar yandaşlara!

Uzaydaki faaliyetler, henüz dünya açısından da sınırları belirsiz bir alan. Tüm ülkeler pay kapmaya çalışıyor, kimse bir bütün olarak insanlığın çıkarlarını umursamıyor. Altına hücum gibi bir yarış söz konusu. AKP bu alana da girdi ama kritik pozisyonlara, her zaman yaptığı gibi, kendi siyasi çıkarlarını vatanın, yani halkın çıkarlarının önüne koyarak, yandaşlarını getirdi.
13 Aralık 2018'de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulan Türkiye Uzay Ajansı, Erdoğan'ın 2021 yılında "İnşallah Ay'a gidiyoruz" sözleriyle gündeme geldi. Erdoğan o günkü konuşmasında, "İlk aşamada 2023 yılı sonunda yakın Dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz kendi milli ve özgün hibrid roketimizle Ay'a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz" sözleriyle Ajans'ın ilk görevini açıklamış oldu.
Dönemin Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank 2022 yılının son günlerinde her ne kadar bahse konu iddiayı yalanlasa da, “Ay’a sert iniş” görevi verilen ajansa iki yıllık Sebze Üretim Tekniği Bölümü mezunu AKP’li İlyas Haliloğlu atanmıştı.
Ajansa Başkanlık Müşaviri olarak atanan Haliloğlu, 2013 yılında Van'da meydana gelen depremin ardından yaşanan artçı sarsıntıları, “Erdoğan’a teşekkür edilmemesi” nedeniyle gerçekleştiğini iddia ederken; 2014 yerel seçimlerinde AKP’den Erciş Belediye Başkan Aday Adayı, 2015’te de yine AKP’den Van Milletvekili Aday Adayı olmuştu. Ayrıca Haliloğlu’nun AKP milletvekili danışmanlığı da bulunuyordu.

Get fast shipping, movies & more with Amazon Prime

Start free trial

Enjoy this blog? Subscribe to nytzus

0 Comments