Aselsan şov başlasın
Gerçek bağımsızlık! ASELSAN’dan yüzde 100 yerli çip
ASELSAN üretimi yüzde 100 yerli çip devrimi ile AESA radarı F-16 ÖZGÜR platformuyla ilk uçuşunu gerçekleştirdi.
Bugün, Türkiye’nin savunma teknolojilerindeki bağımsızlığı için önemli adımlardan birinin daha atıldığına şahit olduk. Bu da ASELSAN tarafından geliştirilen ve çip seviyesinden son sistem entegrasyonuna kadar yüzde 100 yerli ve milli imkanlarla üretilen milli AESA (Aktif Elektronik Taramalı Dizi) radar teknolojisinin başarısıdır. Nitekim F-16 ÖZGÜR platformuyla ilk uçuşunu da gerçekleştirdi.
ASELSAN, yüzde 100 yerli çip devrimi ile AESA radarını tamamladı!
ASELSAN’ın AESA radar sistemini tamamen milli imkanlarla çip seviyesinden son sistem entegrasyonuna kadar hata yapmadan üretmesi, yerli savunma kabiliyetlerimizin ne denli ileriye taşındığını tüm dünyaya gösterdi.
ASELSAN’ın AESA radarının kalbini yerli üretim çip teknolojisi oluşturuyor. Aslında bu bile dünya çapında rekabet edebilecek bir teknolojik yetkinliğe ulaşıldığının kanıtı. Gelin bu özel çip teknolojisine biraz daha yakından bakalım.
Artık ABD düşünsün: Aselsan AESA radarı ilk uçuşunu gerçekleştirdi!
Aselsan AESA Uçuk Burun Radar Sistemi ilk uçuşunu gerçekleştirdi! İşte F-16 Blok ÖZGÜR ile yapılan uçuş ve detayları...
Galyum Nitrat (GaN) çipi kullanarak radar sistemlerinin performansı ve dayanıklılığı önemli ölçüde artırılıyor. Bu çip teknolojisi sayesinde radarlar daha hızlı, daha verimli ve daha geniş bir spektrumda çalışabilir hale geliyor. ASELSAN’ın kendi geliştirdiği bu çipler de dışa bağımlılığı azalttığı gibi hem teknolojik bağımsızlık hem de birçok ülkeye karşı teknolojik üstünlük sağlıyor.
Yerli üretim çip üzerine geliştirilen AESA radarı ise muharip uçakların hava-hava ve hava-yere operasyonlarında üstünlük sağlamasına olanak tanıyor. Zira çok sayıda hedefi aynı anda tespit ve takip etme, görüş ötesi füze güdümü ve yüksek çözünürlüklü yer görüntüleri oluşturma gibi özelliklere olanak sağlıyor. Ek olarak elektronik harp fonksiyonlarını da içinde barındırdığını ve bunun bile başlı başına muharebenin gidişatını değiştirmeye etken olduğunu söyleyelim.
Bu gelişmenin bir diğer güzel yanı ise gelecekte açacağı kapılar olacak. Çünkü Kaan gibi yeni nesil savaş uçakları, Kızılelma gibi insansız muharipler, Akıncı ve TUSAŞ Aksungur gibi TİHA’lar ve TUSAŞ Anka-3 MİUS gibi İHA’lar başta olmak üzere birçok platformda kullanılabilecek.