Azılı Kokain Kraliçesi: Griselda Blanco'nun Yükselişi ve Düşüşü
Son zamanlarda Netflix'de ünlü olan Griselda dizisinin ses getirdiği şüphesiz. Gerçek hayatta kim olduğunu gelin beraber tanıyalım.
Ana Griselda Blanco Restrepo, Kolombiya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne uzanan kokain kaçakçılığı hattının öncülerinden biriydi. 1970'ler ve 1980'lerde önemli bir kaçakçı olarak dönemin Miami uyuşturucu savaşlarında başrol oynadı. Blanco, Pablo Escobar ile olan ilişkisi nedeniyle "La Madrina" (Vaftiz Anne) ve üç kocasının ölümüne atfen "La Viuda Negra" (Kara Dul) olarak biliniyordu. Blanco, genç erkekleri insan kuryeler olarak işe almak, uyuşturucuları havaalanları aracılığıyla taşımak ve rakiplerini ortadan kaldırmak için aşırı şiddet kullanmak gibi çeşitli suç yenilikleriyle tanınır.
Medellin'de, ABD belgeleri ve vizeleri üzerinde sahtecilik yapan ilk kocası ve ilk üç çocuğunun babası Carlos Trujillo ile tanıştı. Trujillo 1970'lerin ortasında sirozdan öldü, ancak o zamana kadar Blanco sevgilisi ve gelecekteki ikinci kocası Alberto Bravo ile çoktan tanışmıştı. Birlikte uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı işine girdiler. Gazetecilik araştırmalarına göre çift, Medellin'deki özel bir klinikte yapılan işlemlerden arta kalan ve iki hemşire tarafından kendilerine satılan tıbbi kokainin kaçakçılığını yaparak işe başladı. Alberto, kardeşi Carlos Bravo ile birlikte yürüttüğü paravan bir ithalat-ihracat işini kullanarak kokaini New York'ta değerinin on katına satmayı başardı.
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki kokain pazarının potansiyeli ortaya çıktıkça Blanco ve Bravo operasyonlarını genişletmek için yeni yollar tasarladılar. Kargo uçağı filosu nedeniyle ABD makamları tarafından "Medellín Karteli'nin kanatları" olarak adlandırılan José Antonio Cabrera Sarmiento, nam-ı diğer "Pepe Cabrera" ve Medellín Karteli'nin kurucularından Ochoa Vásquez kardeşler (Jorge Luis, Juan David ve Fabio) gibi ortaklarla birlikte çalıştılar.
İkili 1970'lerin başında New York Queens'te bir dükkan açmış ve Kolombiya, Peru ve Bolivya'da üretilen büyük miktarlarda kokain ve marihuana ithal ediyordu.
Ekim 1974'te ABD yetkilileri Blanco'yu en çok aranan kaçaklar listesine alarak ABD Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi'nin ilk büyük operasyonlarından biri olan "Banshee Operasyonu "nun ana hedefi haline getirdi. Ancak, hareket halinde kalarak yetkililerden kaçmayı başardı.
Blanco'nun kocası ve ortağı Alberto Bravo'yu öldürdüğü ve işe tek başına devam ettiği iddia edildi. Üçüncü kocası Darío Sepúlveda ile evlendikten sonra Miami'ye doğru genişledi ve rakipleriyle kanlı çatışmalara yol açtı. 1985'in başlarında Irvine, Kaliforniya'da tutuklandı. Örgütünün 12 üyesi de Panama, Kolombiya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleştirilen operasyonlarda gözaltına alındı. Bir yargıç onu kefaletsiz 15 yıl hapis cezasına çarptırdı.
1995 yılında, Blanco hala cezasını çekerken, yetkililer eski tetikçilerinden biri olan Jorge Ayala'nın ifadesini dinledikten sonra onu üç cinayetle suçladı. Blanco 1998 yılında ceza indirimi karşılığında cinayetlerden suçlu olduğunu kabul etti. Serbest bırakıldı ve 2004 yılında Kolombiya'ya sınır dışı edildi.
Medellin'e geri dönen Griselda Blanco yıllarca sakin bir hayat sürdü. 2021 yılında iki tetikçi onu Belén mahallesindeki bir kasap dükkanının önünde vurarak öldürdü.
