ENFLASYON HEDEFLEMESİ REJİMİ NEDİR?
Enflasyon hedefi rejimi Merkez Bankası'nın nihai hedefi olan fiyat istikrarının sağlanması ve sürdürülebilmesi amacına yönelik olarak para politikasının makul bir dönem için belirlenen sayısal bir enflasyon hedefi ya da hedef aralığına dayandırılması ve bunun kamuoyuna açıklanması şeklinde tanımlanabilen para politikası uygulamasıdır.
Özü şudur; Merkez Bankası'na yasa ile fiyat istikrarını sağlama görevi veriliyor. Bu Merkez Bankası'nın temel amacı oluyor. Yine yasayla o Merkez Bankası'nın kamu kesimine kredi açması yasaklanıyor ve temel amacı doğrultusunda istediği politika aracını serbestçe kullanmasına izin veriliyor. Kısa ve Orta vadeli enflasyon hedefleri belirleniyor ve kamuoyuna açıklanıyor.
Enflasyon hedeflemesinin uygulanabilmesi için bazı koşulların oluşması gereklidir:
1. Kamuoyu borcunun sürdürülebilirliği hakkında şüpheler olmamalı yani mali baskınlık bulunmamalı
2. Finans sektörünün sağlam olması
3. Merkez Bankası araç bağımsızlığına sahip olmalı
Diğer koşullar:
1. Enflasyonda ataletin kuvvetli olmaması (geçmişe bakarak enflasyon oluşturma davranışı)
2. Döviz kuru ve enflasyon arasındaki ilişkinin güçlü olmaması
3. Merkez Bankası'na başka bir hedefe ulaşmak görevi verilmemeli.
Enflasyon Hedeflemesinin Ön Koşulları
1) Merkez Bankası Bağımsız Olmalı: Ekonomik birimler Merkez Bankası'nın aldığı tüm kararların siyasi kaygılardan uzak bir biçimde yasasındaki amaçlarına ulaşmak için alındığına ikna olmalıdır. İkna olmazlarsa faiz indiriminin yaklaşan seçimler nedeniyle siyasi baskılarla yapıldığı düşünülürse enflasyon artma eğilimine gider.
İnandırıcılığın ön koşulu Merkez Bankası araç bağımsızlığına sahip olmasıdır. İkinci koşul ise, Merkez Bankası'nın yasasının kamu kesimine kredi açmasına izin vermiyor olması gerekir. Aksi durumda ülkenin hazinesi her istendiğinde kredi açmak zorunda kalır. Bu da enflasyonu yükseltir. Üçüncü koşul, Merkez Bankası'na yasa ile enflasyonla mücadele etme görevinin verilmiş olması gerekir.
Merkez Bankası yöneticilerinin;
· Görevlendirilme ve görevden alma biçimleri
· Görevde kalış süreleri
· Faiz kararını alan organın yapısı da diğer koşullardır.
2) Mali Baskınlık Olmamalı: Mali baskınlık yüksek düzeydeki kamu borcunun Merkez Bankası tarafından belirlenen kısa vadeli faizler ile piyasa faizleri arasındaki ilişkiyi zayıflatarak aktarım mekanizmasının istenildiği şekilde çalışmasını engellemesi ve böylece para politikasının etkinliğini azaltması anlamına gelir.
Kamu borcu çok yüksek düzeyde ve vadesi kısaysa borcun geri ödenmeyeceği şüphesi yaygınlaşıyor, risk primi ve reel faizler yükseliyor. Aynı ortamda döviz cinsinden mali varlıkları satın almak daha cazip hale geliyor. Böylece döviz kurları da yükseliyor Dolayısıyla “çoklu denge” ortaya çıkabiliyor.
3) Finans Sektörü Sağlam Olmalı: Sağlam bir bankacılık sektörü ile gelişmiş para, sermaye ve döviz piyasalarının bulunması gerekmektedir. Finansal sistem sorunlu ise kanallar iyi işlemiyor demektir. Merkez Bankası'nın aldığı faiz kararları çıktı açığını etkilemez.
4) Şeffaflık Ve Hesap Verilebilirlik İlkeleri: Şeffaflık kamuoyuna yayınlanan istatistikler ve raporlar yoluyla sağlanıyor. Kamuoyuna açıklama genel olarak Merkez Bankası tarafından yapılmaktadır. Merkez bankaları belirlenen hedeflerin gerçekleştirilmesinde kaydedilen ilerlemeler ve yapılması düşünülenlere dair kamuoyuna bilgi sunma ve raporlama işlevlerini yerine getirmektedirler. Çünkü Merkez bankaları programın başarılı işlemesi için şeffaf ve tarafsız olunması, hedeflerin anlaşılır olmasının sağlanması ve düzenli olarak kamuoyuna bilgilendirme yapılması gerektiğini savunmaktadır. Şeffaflık, merkez bankasının güvenilirliğini artırır.
Hangi Enflasyon Hedeflenecek?
Enflasyon hedeflemesi rejimi içinde hedeflenen enflasyon türü genellikle tüketici fiyat endeksi (TÜFE) veya çekirdek enflasyondur. Hangi türün hedefleneceği, ülkenin ekonomik koşullarına ve merkez bankasının politika önceliklerine bağlıdır.
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Enflasyonu: Genellikle bir ülkedeki tüketicilerin satın aldığı mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki değişimi ölçer. TÜFE, bir ülkenin genel fiyat düzeyinin ölçümü için en yaygın kullanılan endekstir ve gıda, enerji, sağlık, ulaşım gibi çeşitli kategorilerden oluşur. Birçok merkez bankası, politika hedeflerini belirlerken TÜFE'yi kullanır çünkü bu, tüketicilerin maruz kaldığı fiyat değişikliklerini doğrudan yansıtır, kolay anlaşılabilir ve rahat izlenebilir.
Çekirdek Enflasyon: TÜFE'den gıda ve enerji gibi fiyatları dalgalanma eğiliminde olan kalemleri çıkararak hesaplanır. Çekirdek enflasyon, daha istikrarlı bir fiyat eğilimi gösterebilir ve uzun vadeli enflasyon eğilimlerini değerlendirmede yararlı olabilir. Birçok merkez bankası, para politikası kararları alırken çekirdek enflasyona bakar, çünkü gıda ve enerji fiyatları genellikle hava durumu, jeopolitik olaylar veya diğer geçici faktörlerden etkilenebilir. Enflasyonun altında yatan gerçek nedenleri gösterir.
Merkez bankaları, enflasyon hedeflerini belirlerken ve duyururken hangi tür enflasyonu hedefleyeceklerine karar verirler. Bazı merkez bankaları, hedef olarak sadece TÜFE'yi kullanırken, bazıları TÜFE ile birlikte çekirdek enflasyon trendini de takip eder. Seçilen hedef, merkez bankasının fiyat istikrarını sağlamayı ve ekonomik büyümeyi desteklemeyi amaçlayan genel politika çerçevesinin bir parçasıdır.
TCMB, (2008). “Enflasyon Hedeflemesi Rejimi”.
TCMB, (2002). “Fiyat İstikrarı”.
ÖZATAY F.(2011). " Parasal İktisat: Kuram ve Politika".