Sefiller…

6CSD...Gkio
11 Feb 2024
39

Sefiller (Fransızca: Les Misérables; Fransızca telaffuz: [le mizeʁabl(ə)]), Victor Hugo tarafından yazılan tarihi romandır. İlk olarak 1862'de yayınlandı. 19. yüzyılın en büyük eserlerinden biri olarak kabul gördü. İngilizce konuşulan ülkelerde başarısız çeviriler nedeniyle genellikle orijinal Fransız ismiyle anılır. Hikâye 1815'te başlar ve 1832'deki Paris Haziran İsyanı'nda son bulur. Birkaç karakterin yaşamını ve birbirleriyle alakasını ele alan roman daha çok eski mahkûm Jean Valjean'ın yaşam mücadelesi ve kefaretini ödemeye çalışmasına odaklanır.
Sefiller
 
Les Miserables
Yazar
Victor Hugo
Kapak sanatçısı
Emile Bayard
Ülke
Fransa
Dil
Fransızca
Türler
Epik, kurgusal tarih
Yayım
1862
Yayımcı
A. Lacroix, Verboeckhoven & Cie.
Yasa ve merhametin doğasının incelendiği roman ayrıca Fransa tarihi, Paris'in mimarisi ve kentsel tasarımı, siyaset, ahlak felsefesi, antimonarşizm, adalet, din, ailevi ve romantik sevginin türleri ve doğası gibi konuları özenle ele alır.
Yayınlanmadan önce büyük tanıtımlar yapılan roman için büyük beklenti de oldu. Roman için birçok yorum yapıldı ama çoğu olumsuzdu. Ticari olarak ise roman sadece Fransa'da değil tüm dünyada büyük başarı yakaladı. Sefiller aralarında bir müzikal ve müzikalden uyarlanan bir filmin de bulunduğu birçok tiyatro, televizyon ve sinema eserine uyarlanarak büyük popülarite elde etti.

Biçim

Upton Sinclair romanı "dünyadaki en iyi yarım düzine romandan biri" olarak tanımlar ve Victor Hugo'nun Sefiller'in önsözünde gayesini belirttiği açıklamasına dikkat çeker:[1]
Uygarlık çağının ortasında, yasalar ve gelenekler aracılığıyla, dünyayı yapay olarak cehenneme çeviren ve ilahi kaderi insanlık belasına bulaştıran toplumsal lanetlenme hali devam ettikçe, ilki insanın emeğinin sömürülmesinden dolayı aşağılanması, ikincisi kadının açlık yüzünden alçalması, üçüncüsü çocukların eğitimsizlik nedeniyle yeteneklerini geliştirememesi olan 3 temel sorun çözülmedikçe bazı bölgelerde toplumsal baskı devam ederken, daha geniş anlamda yeryüzünde cehalet ve yoksulluk hüküm sürdükçe, böyle kitaplar yararlı olmayı sürdüreceklerdir.
Hugo romanın sonlarına doğru eserin geniş kapsamlı yapısına açıklama getirir:[2]
Şu anda okuyucunun eli altında bulunan kitap, eksikleri, üstün veya zayıf tarafları ne olursa olsun, bir baştan bir başa bütünü de, teferruatlarında kötülükten iyiliğe, adaletsizlikten adalete, sahtelikten hakikate, geceden gündüze, ihtirastan vicdana, çürümüşlükten hayata, canavarlıktan vazifeye, cehennemden cennete, hiçlikten Tanrıya doğru bir yürüyüştür. Çıkış noktası madde, vardığı nokta ruhtur. Başlangıçta canavar, neticede melektir.
Roman birçok altkonuya yer verir ama ana konu dünyada iyilik yapma gücü bulan ama sabıkalı geçimişinden kaçamayan eski mahkûm Jean Valjean'ın hikâyesidir. Roman beş cilde ayrılmıştır, her cilt birkaç kitaba ve bölümlere ayrılmıştır. Toplam 48 kitap ve 365 bölüm vardır. Bölümler nispeten kısadır, çoğu birkaç sayfadan fazla sürmez. Kısaltılmamış Türkçe çevirilerinde yaklaşık 2000 sayfadan ve orijinal Fransız basımında 1900 sayfadan oluşan roman modern standartlara göre oldukça uzundur.[3][4][5] Yazılmış en uzun romanlardan biridir.[6]

Hugo'nun kaynakları
değiştir

Jean Valjean için model olarak kullanılan Eugene Vidocq
Valjean karakteri için toplumsal sorumlulukları ve hayırseverliğiyle tanınan bir iş adamı olan eski mahkûm Eugène François Vidocq'un hayatından esinlenildi. Vidocq Bir İdam Mahkumunun Son Günleri romanı ve Claude Gueux hikâyesi için yaptığı araştırmalarda Hugo'ya yardımcı olmuştu. Vidocq 1828'de kendi kâğıt fabrikası çalışanlarından birinin hayatını ağır el arabasını aynı Valjean'ın yaptığı gibi omuzlarıyla kaldırarak kurtardı.[7] Hugo'nun Valjean'ın bir denizciyi kurtardığını anlattığı bölüm ise bir arkadaşının bir kazayı anlattığı mektupla neredeyse kelimesi kelimesine aynıdır. Hugo romanda Valjean'ın Myriel'de buluştuğunu anlattığı zaman diliminde Digne Piskopusu olan Bienvenu de Miollis'yi Myriel için model olarak kullandı.[8]
1841'de Hugo bir hayat kadınını saldırı için tutuklanmaktan kurtardı. Polislerle arasında geçen konuşmanın bir bölümünü Valjean'ın Fantine'i kurtardığı bölümde kullandı. 22 Şubat 1846'da Hugo bir Düşes ve oğlunun arabalarından acımasızca seyrederlerken ekmek çalan bir hırsızın tutuklanışınına şahit oldu.[9][10] Romanda "M____-sur-M__" diye bahsettiği şehir için örnek aldığı Montreuil-sur-Mer'de birkaç kez tatil yaptı. Hugo 1832'deki ayaklanma sırasında Paris sokaklarında yürürken barikatlar gideceği yönü kapattı ve top ateşinden korunmak zorunda kaldı.[11] 1848 Fransız Devrimi'ne ise doğrudan katıldı, barikatların parçalanmasına, halk ayaklanmasının ve monarşist müttefiklerinin bastırılmasına yardımcı oldu.[12]

Konu

Jean Valjean Monsenyör Madeleine olarak yaşamını sürdürürken
Jean Valjean ekmek çaldığı için beş yıl kürek cezasına çarptırılmış, birkaç kez kaçmaya kalkıştığı için cezası ağırlaşmış, on dokuz yıl hapiste kalmıştır. Çok kuvvetli bir insan olan Jean Valjean, hapiste iyi duygularını kaybetmiş gibidir. Hapisten çıkınca, mahkûm olduğunu gösteren belge yüzünden herkes ona kötü davranır. Bir piskopos onu evine alır, o ise evden gümüş takımları çalar, fakat yakalanır. Piskopos, şikayetçi olmaz, üstelik ona iki de gümüş şamdan hediye eder; onlardan elde edeceği parayı namuslu adam olma yolunda harcamasını ister. Son olay, Jean Valjean’ın yaşamında bir dönüm noktası olur. Madeleine adıyla iş hayatına atılır, zengin olur, belediye başkanı seçilir. Fantine adında düşmüş, fakat ruhça temiz bir kadını polis şefi Javert’in elinden kurtarır. Javert, birdenbire ortaya çıkan ve kısa sürede zengin olan ve herkesin “Baba” dediği Madeleine’in kim olduğunu merak eder. Madeleine, aranmakta olan Jean Valjean diye başka birisinin yakalandığını öğrenince, kendi yerine suçsuz birinin küreğe mahkûm edilmesine gönlü razı olmaz, polis şefi Javert’e teslim olur. Jean Valjean, zindana atılır fakat yine kaçar. Bu kez Fantine’in kızı Cossette’i büyütüp yetiştirmek ister. Javert, yine peşindedir. Jean Valjean bir manastıra saklanır, Fauchelevent adı ile yaşar. Cossette büyümüştür. Üniversite öğrencisi Marius ile aralarında bir aşk doğar. Jean Valjean, başta Marius’tan hoşlanmaz fakat onu daima korur. İhtilal başlamış, Marius, Cumhuriyetçilerin safında yer almıştır. Cumhuriyetçilerce daha önce esir alınan Javert idam edilecektir. Bu işi Jean Valjean alır ve Javert’i serbest bırakarak kaçmasına göz yumar. Marius çatışmada yaralanır. Ona Jean Valjean yardım eder ve onu savaş alanından alıp lağımdaki labirentlerde gizlenerek evine götürmek üzere uzun süre sırtında taşır. Bu sırada Javert tarafından yakalanır. Marius'u Javert nezaretinde evine götürerek ailesine teslim eder. Valjean son kez evine uğramak ricasıyla Javert'a teslim olur. Javert, Jean Valjean’ı evin bahçesinde bekleyeceğini söyler fakat Jean Valjean geri döndüğünde Javert’i bulamaz. Javert, minnettarlık duygusuyla onu tutuklamaz ve görevini yapmadığı için Seine nehrine atlayarak kendi kendisini cezalandırarak intihar eder. Marius ile Cosette evlenirler. Çok yaşlanmış olan Jean Valjean ölür; başucunda piskoposun kendisine hediye ettiği şamdanlar yanmaktadır. Fransız edebiyatının en önemli romanlarından biri olan Sefiller, romantik akımın etkilerini taşıyan bir eserdir. Bir suçlunun yaşam öyküsünü konu edinen bu eser, birçok dile çevrilmiş, sevilerek okunmuştur. Araştırmacılar, Hugo’nun bu roman üstünde on yedi yıl çalıştığını belirtirler.
Sefiller, Fransız Edebiyatı'nın en önemli yazarlarından biri olan Victor Hugo'nun en çok okunmuş eseridir. Fransız Edebiyatı'ndan Voltaire, Rousseau, Montesquieu, Diderot ve benzeri pek çok yazarın benimsemiş olduğu "toplum için sanat" (engagement) anlayışını Victor Hugo bu eserinde romantizm akımı ile birlikte uygular. Victor Hugo'nun romantizm akımını seçmiş olması yine dönem koşullarına göre değerlendirilmelidir; 19. yüzyıl Fransa'sında özellikle Fransız İhtilali (14 Temmuz 1789) sonrasında verilen ölümler ve yaşanan politik karışıklıklar halkın genelini büyük bir yasa sürüklemiştir; bu sebeple de insanlar kendilerini bu şartlardan uzaklaştıracak, duygu yüklü eserlere ihtiyaç duymuşlardır. 18. yüzyılda verilen eserler sadece akla dayandırılmış eserlerdir ve halkın bu isteğine yeterli karşılığı veremez; onların sesini duyurabilmek için romantizm akımı bu dönemde doğmuştur ve Victor Hugo da eserlerini bu akımda vermeyi seçmiştir.
Eserde dönem (19.yy) Fransa'sına pek çok eleştiride bulunulmaktadır. Sefiller, bir nevi toplum aynası görevi görür. Jean Valjean üzerinden ölüm cezasının yanlışlığı gösterilir; Cosette, çocukların işçi olarak çalıştırılmalarını eleştirmek için yaratılmış bir karakterdir; Fantine ise kadınların yaşayışını, ahlaksızlığa itilişini insanlara gösteren karakterdir.
Kaynak: https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Sefiller









Get fast shipping, movies & more with Amazon Prime

Start free trial

Enjoy this blog? Subscribe to alixwhitefalcon

1 Comment