FINDIK
KARADENIZIN ALTINI FINDIK VE GEÇMİŞİ
Fındık sözcüğü, Antik Çağda Karadeniz'e Pont Exinus denildiği için bu isimden türetilerek "pontik" sözcüğünden türetilmiştir. FINDIK Pontos kıyılarından getirildiği için, fındığa "Pontos cevizi" diyede tarih'de adlandırılmıştır. Fındık Akdeniz, Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine Doğu Karadeniz' den alarak yayılmıştır. Fındık sözcüğünün Farsçası "fonduk", Arapçası "bunduk", Latincesi "nux", Almancası "haselnuss", Fransızcası "noisette", İngilizcesi "hazelnut", Rumcası "leptokarion", Ermenicesi "kalin", Tatarcası "çitlevük", eski Yunancası "funduki", İtalyancası "nocciola", İspanyolcası "avellana", Portekizcesi "avella", Romencesi ise "aluna" dır.
Fındığın uluslararası ticaret malı olarak satışını gösteren ilk yazılı belge 1403 yılına ait. İspanya kralı 3. Henri'nin bu dönemde Timur'a gönderdiği elçinin yolculuk izlenimlerini aktardığı seyahatnamesinde, "17 Eylül 1403'te Trabzon'dan kaptan Nicolos Cojen yönetimindeki fındık yüklü bir gemiyle 25 günde İstanbul'a gittik." ifadesi yer alıyor.
Rusya ve Fransa gibi ülkelerle yapılan ticaret anlaşmalarında da ihraç edilen ürünler arasında fındığa sıkça rastlanıyor.
Tacalizade Mustafa Efendi ve Hacıaliağazade Kaşif Efendi'nin girişimiyle 1879'de kurulan Şirket-i İttifakiye, fındık ihracatında kısa sürede piyasada etkinliğini gösterdi.
Yine yabancı sermayeli Hoachrasser ve Ortakları, Vital Kumpanyası, P.P Danielsen gibi firmalar da fındık ihracatıyla ilgilendi.
Cumhuriyet döneminde ise Büyük Buhran denilen ve 1929'da ortaya çıkan küresel ekonomik krizde düşen fındık fiyatları ve yabancı menşeli firmaların tekel oluşturmasını önlemek için hükümet tarafından "İş Limited Şirketi" kuruldu.
Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu ve Tarım Satış Kooperatifleri Anamukavelenamesi" adını taşıyan kanunun 1935'te kabulünün ardından 14 Haziran 1938'de Ordu, 17 Haziran 1938'de Giresun, Bulancak ve Keşap, 7 Temmuz 1938'de ise Trabzon kooperatifleri kuruldu.
Bu 5 kooperatif, 28 Temmuz 1938'de Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'ni (FİSKOBİRLİK) kurdu.
Ürünün geliştirilmesi ve pazarlanması
Fındık Araştırma İstasyonu, Ziraat Nezareti'ne bağlı olarak Karadeniz Bölgesi'nde fındık üretimini geliştirmek ve sorunlarına çözüm yolları bulmak amacıyla 1936 yılında Giresun'da 152 dekar arazi üzerinde "Fındık İstasyonu" adı altında kuruldu.
Bugünkü Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği de 1940'ta, Türkiye Fındık İhracatçıları Birliği olarak merkezi Giresun'da olmak üzere faaliyete başladı.
Fındık Tanıtım Grubu ise 1996'da kurularak fındığın iç ve dış tüketimini artırmak için çeşitli çalışmalar yürüttü.
Dünya fındık üretimi Türkiye'nin elinde
Dünyada yaklaşık 953 bin hektar alanda fındık üretimi yapılıyor. Dünya fındık dikim alanlarının ortalama yüzde 75'ine sahip Türkiye, fındık üretiminin yüzde 70'ini elinde bulunduruyor.
Türkiye, 2008-2009 ile 2018-2019 arasını kapsayan 11 sezonda, 100'ü aşkın ülkeye toplam 2 milyon 532 bin 789 ton fındık ihraç ederek, 20 milyar 228 milyon 827 bin 804 dolar döviz girdisi sağladı.
''Çikolata üretiminin artmasıyla fındık değer kazandı''
Fındık Osmanlı döneminde ihraç edilen bir ürün olmuştur. Ancak üretimi o tarihlerde nispeten az olmuştur.
Fındığın Türk çiftçisi için değerli bir ürün haline gelmesinin uzun sürmüştür.
1940'larda Giresun'dan 3 bin ton fındık ihraç edildiğini görüyoruz. Daha yakın tarihte de 1980'de Türkiye'den 126 bin ton iç fındık yurt dışına gönderilmiş. 2012-2013 sezonunda ise 301 bin ton iç fındık ihracatı yapılmış. 1980'den bugünlere geldiğimizde 2 kat fazla ihracat rakamına 30 yıl sürede yükselmiş."
Dünyada lüks tüketimin 1980'ler sonrası yükseldiğine işaret ederek, Fındık sanayi ürünüdür, ağırlıklı olarak çikolatada kullanılır, çikolatanın ham maddesidir. Çikolata tüketimi 1980'lerden sonra artınca fındığa olan talep de artmıştır.
1990'lı yıllarda Türkiye ürettiği fındığı satmakta zorlanmıştır. O dönemde henüz fındığın sanayide kullanımı artmazken üretim hızla artmış, ülkenin batı bölgesinde fındık dikim alanları genişlemiş, 700 bin hektara çıkmış, üretilen fındığı satmak hiç de kolay olmamıştır. 2010'dan sonra hızlı bir şekilde fındık tüketiminde artış gözlemlemekteyiz. Bunun bir sebebi çikolata tüketiminin artması ve dünyada fındığı tanımayan ülkelere fındığın tanıtılmış olması. Bu konuda Fındık Tanıtım Grubu'nun önemli çalışmaları olmuştur. 2010'dan sonra tüketim dünyada hızla arttı ve üretim neredeyse tüketimi karşılayamaz noktaya geldi.
Alıntılardan derlenmiştir!!!