Jean-Jacques Rousseau

HUZx...6ZPv
7 Jan 2024
9

XVIII. yüzyılın ünlü Fransız siyaset filozofu ve büyük Fransız Devrimi’nin fikir planındaki hazırlayıcılarından en önemlisi olan Rousseau aynı zamanda Toplumsal Sözleşme adlı ünlü eseri ile demokrasinin en büyük kuramcılarından biri kabul edilir. Ancak onun demokrasi kuramı, aynı zamanda içinde ciddi totaliter ve mutlakiyetçi eğilimler taşır.

Rousseau, egemenin gücünün mutlaklığı ve sınır tanımazlığı konusunda Hobbes ile benzer düşünür ve bu bakımdan Locke gibi bu gücün kesin olarak sınırlandırılmasını isteyen klasik liberal demokrasi geleneğine mensup düşünürlerden ayrılır. Ancak o, siyasal toplumda egemenin kim olması gerektiğine ilişkin görüşleriyle Hobbes’unkine taban tabana zıttır. Ayrıca Hobbes’ta uyrukların egemene bütün hak, yetki ve güçlerini terk etmiş olmalarına karşılık Rousseau’da tersine temsilciler, milletvekilleri gerçek egemen olan halkın denetimi altında bulunurlar.

İnsanların birbirlerine farklı çıkarları olması, aralarında sözleşme yapılmasını zorunlu kılar. Buna karşılık insanlar arasında ortak çıkarların bulunması da böyle bir sözleşmeyi mümkün hale getirir.

Rousseau’cu demokrasinin ne kadar baskıcı, totaliter unsurlar içerdiği fark edilebilir. Rousseau’da yasama, yürütme, yargı güçleri birbirlerinden ayrılmamıştır ve böylece Montesquieu gibi düşünürlerin tasarladığı şekilde siyasal gücü parçalayarak dengeleme ve kontrol etme imkânları ortadan kalkmıştır. Rousseau’da egemen gücün elinin uzanmadığı, gücünün yetmediği hiçbir alan yoktur.

Sonuç olarak, gerçekten Rousseau’nun kendisinin niyeti, bireysel özgürlük, bağımsızlık gibi değerler üzerinde bilinen hassasiyeti ne olursa olsun, sisteminin Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından önce varlığını gördüğümüz halk cumhuriyetleri tipinde baskıcı, totaliter rejimlere gitme istidadını içinde taşıdığı inkâr edilemez. 


Get fast shipping, movies & more with Amazon Prime

Start free trial

Enjoy this blog? Subscribe to furkank25

0 Comments