KIBRIS SAVAŞININ DÖNÜM NOKTALARINDAN-1964 ERENKÖY SAVUNMASI

Herkese merhabalar. Bugünkü yazım da diğerleri gibi değişik bir alanda oldu. Benim hep ilgi duyduğum , sonrasında kendimce araştırdığım Kıbrıs Savaşı… 1963 yılında başlayıp 1974 yılında son bulan acı,çile, yokluk ve sonunda zafere ulaşan Türk şanlı tarihinin en büyük olaylarından biri olan Kıbrıs Savaşı .Bugün Kıbrıs Türkü’nün b bu savaşı gerçekten kazanabilirim dediği o büyük savunma;Erenköy Savunması.
Burada uzun uzun Kıbrıs Savaşı’nı da anlatmak isterdim fakat onu başka bir güne bırakalım. Kıbrıs Savaşının öncellikle iki tarafından birisi olan EOKA, Kıbrıs adası üzerinde İngiliz egemenliğini sonlandırmak isteyen daha sonra adada yaşamakta olan Kıbrıs Türkü’nü yok etmeye çalışan ve adayı Yunanistan’a bağlamaya çalışan, masum ve sivilleri katleden Rumların eli kanlı ve cani örgütüdür.


                                  

Bu savaşın bir diğer tarafı ise 1958 yılında temeli ülkemiz Türkiye tarafından EOKA’yla mücadele etmek için oluşturulan silahlı birliğimiz TMT yani Türk Mukavemet Teşkilatı’dır. Rauf Denktaş,M.Kemal Tanrıverdi ve Burhan Nalbantoğlu önderliğinde kuruldu ve ilk lideri Rıza Vuruşkan’dır. Üyeleri Mücahit, komutanlarına ise Bayraktar denmekteydi.

 

Rumlar adada bulunan soydaşlarımızı tümden yok etmek için 1963 yılında “Akritas” adlı planı devreye soktular ve katliamlara başladılar. Daha sonra bunun böyle gitmeyeceğini bilen Türkler bir savunma mekanizması oluşturmaya başladı ve TMT kuruldu. Ama TMT’yi oluşturan en önemli birlik ülkelerinden uzaklarda eğitim gören üniversite öğrencileridir. Belki yurtdışında yaşayıp gününü gün edebilecekken bu genç yiğitler vatanlarını savunmak için Türklük bilinci ve vatan sevgisi ile Kıbrıs’a geldiler ve yiğitçe direnmeye ve savaşmaya başladılar. Bu gençlerden bahsetme sebebim bugünkü konumuz olan Erenköy Savunması’nı başarıyla gerçekleştiren bu çocuklar olmasıdır. Adeta bir milletin var olma savaşıydı bu direniş.
Erenköy, Kıbrıs  Türk toplumu ile Türkiye arasında bağantı kuran, silah ve gerekli tüm malzemelerin sevkiyatının sağlandığı adeta bir çıkış kapısıdır. Bir liman kasabası olan bu köy, 1950'lerden itibaren Türk Mukavemet Teşkilatı Türkiye'den silah sevkiyatına sahne oldu. Erenköy stratejik önem taşıyordu. 'Bereket' adı verilen balıkçıların Türkiye'den ilk silah ikmalini yaptıkları yerdi. Kıbrıs'a Türkiye üzerinden ikmal Erenköy'den yapılıyordu. Bu nedenle Erenköy bırakılamazdı ve her ne şartla olursa olsun geçilmemeliydi. Bu yüzden Erenköy adeta bir Çanakkale gibiydi,


 


Tarihler 5 Ağustos 1964 gününü gösterdiğinde Rum Milli Muhafız Ordusu ve Yunanistan’dan gelen çok sayıda hücum bot ve gemilerle Erenköy ve çevresindeki diğer bölgelere harekat başlatıldı. Türklerin bölgede sadece 700 kadar mücahiti vardı. Ellerinde sınırlı sayıda silah ve mühimmatla savunmaya geçtiler. Yalnız ne hikmetse adı Barış Gücü olan asla ama asla masumları korumak olmayan Birleşmiş Milletlere bağlı bu güç, Türkleri korumak yerine harekat başlamadan bölgeden çekilmiştir. Böylece Türkler, Rumların insafsızca saldırılarıyla baş başa kalmışlardı. Rumlar saldırıya başladığında  bölgedeki diğer Türk köyleri Bozdağ, Selçuklu, Mansur ve Alevkaya Rum Milli Muhafız Ordusunun eline geçtiğinden bölgedeki Türk nüfusu Erenköy'e sığındı ve Erenköy’de bir savunma hattı oluşturuldu. Kıbrıs Türkü’nün ölümsüz lideri Rauf Denktaş, “ Saldırı bütün şiddetiyle devam etmektedir. Rumlar kesin sonuç alma kararındadır. Yarın sabaha kadar direnebiliriz. Yardıma gelmezseniz bunu engelleyen büyük bir milli neden olduğunu bilerek öleceğiz. Vatan sağolsun”
Mücahitler kanlarının son damlasına son kurşunlarına kadar direnmeye devam ettiler. Yoğun ateş altında bu daracık mevzilerinde direndiler.8 Ağustos günü Eskişehir ve Malatya’dan kalkan uçaklarımız soydaşlarımıza destek amacıyla Erenköy bölgesinde Rum mevzilerine saldırıya geçti. Bu saldırı garantörlükten doğan haklarımızı ilk defa kullanmamızdı. Bu saldırıyla bölgede bulunan soydaşlarımız ve mücahitler için bir umut ışığı oldu. Uçaklarımızın saldırıya geçmesiyle Rum hücumbotlar bölgeden kaçmış, Rum Milli Muhafız ordusunun yaklaşık %40’ı yok edilmişti. 9 Ağustos günü Rumlar tekrardan bütün güçleriyle saldırmaya, mücahitler ise kanlarının son damlasına kadar savunmaya ve direnmeye devam ettiler. Yine uçaklarımızın saldırılarıyla Rumlar bozguna uğrayarak arkalarına bakmadan kaçtılar. Bu saldırılarda Cumhuriyet dönemi ilk hava şehidi savaş pilotu Cengiz Topel olmuştur. Uçaksavar saldırısı sonucu uçağı düşürülen Topel, Rumlar tarafından yakalanmış ve ağır işkencelerle şehit edilmiştir.



Bugün vatan uğruna savaşan ,yaralanan ve şehit olan tüm askerlerimizin ruhları şad olsun. Kıbrıs Zaferinin bu kutlu direnişi de bütün Türk millerine kutlu olsun.

“Kıbrıs Zafere Doğru” adlı TRT dizisinde bu anlattığım olaylar anlatılmıştır. Ben çok beğenerek ve hatta çoğu zaman hüzünlenerek izlemiştim. Dizinin Erenköy Direnişini'nin anlatıldığı bu bölümü aşağıdaki youtube linkinden izleyebilirisiniz.


https://www.youtube.com/watch?v=_D-i6s4ORgI&t=472s&ab_channel=K%C4%B1br%C4B1sZafereDo%C4%9Fru

Twitter/X: @umut_teacher https://www.bulbapp.io/u/J3H34jzp6uxgmwACuVZTZqHrjSjPHcLBywfBcGPLmJ7c/umut_teacher
Great Makalem: https://www.bulbapp.io/p/2e5c8996-3847-47c2-befe-0ffec89d0b96/kommunitas-nedir?s_id=9039404d-aab9-488b-b5fc-761dbe12c356