SOSYAL MEDYA WEB3 AI

318R...GCWg
29 Jan 2024
2

SOSYAL MEDYA WEB3 AI


SoFi’ nin Distopyası

SocialFi ne demek?

Blok zincir’ in her alanında eski kavramların sonuna Fi eklenerek yeni bir kelime ortaya çıktığını görmekteyiz.
Fifinans kelimesinin kısaltmasıdır.
GameFi ve DeFi gibi yeni kelimelerden sonra artık hayatımıza SoFi kelimesi de girmiş bulunuyor.

2022 yılının sonlarına geldiğimiz bu zamanda hergün yeni bir SoFi projesinin hayata geçtiğini görmekteyiz.
Bugün kalemim bu konuyu yazacak. Daha doğrusu klavyem.
SocialFi ile uygulamalar kullanıcılar platformlardan gelir elde edebilmektedir. SoFi uygulamalarında profesyonel olmayan kullanıcılar dahil olmak üzere ürettikleri için platformun adil olarak dağıttığı gelire ortak olmaktadırlar. Aslında burada sağlanan gelirin temel sebebinde kullanıcının platforma harcadığı zamanın karşılığı yatmaktadır.
Blok zincir tabanlı çalışan bu uygulamalar kullanıcı bilgilerinin tamamını kaydetmediklerini iddia etmektedirler.
Yalnızca digital kimliği kullanıcının dijital cüzdanına bağlanmaktadır.
Blok zincir’ e özel olan özel dijital kimlik ile platformlar birçok yeni sisteminde uygulanabilmesine imkan bulmuşlardır.
Örneğin; telif hakları.
Birçok dal’ da içerik üretenler bu platformlar da ürünlerini pazarlama imkanı bulmaktadırlar.
Blokzincir’ in birçok uygulaması iç içe çalıştığından aslında çoğu özelliğin Web3' ün geneline yayıldığını görüyoruz.
Web3 sosyal medya profilinizde paylaştığınız bir içeriği kullanıcılara belli bir ücret ile sunabilirsiniz.
Tasarım, fikir, danışmanlık veya müzik gibi farklı konularda gönderiler oluşturabilmektedir. Kullanıcı arada bir kurum olmadan yine aynı uygulama üzerinde paylaşımlarına bir bedel belirleyerek gelir elde edebilmektedir. Burada SoFi ile başlayan “collect” kavramı devreye giriyor.
Collect nedir?
Collect paylaşılan içeriğe sahip olmanız demek. Aslında NFT mintlemek ile arasında bahse değer bir fark yok.
Bir müzik parçasını içerik üreticisi profilinde paylaşır.
Kaç kişinin ne kadar bedel ile sahip olacağını belirler.
Kişilerde o esere sahip olur.
Dijital kimlik nedir?
Temelinde tüm bilgi ve içeriklerinin kontrolünün kimliğe ait olması demektir. Şu an en yaygın olarak Metamask cüzdan ile kullanılan uygulamalar bulunmaktadır. Kullanıcı benzersiz kimliği ile benzersiz bir sofi profili oluşturabilmektedir.
Web2 ile arasındaki farklar nelerdir?
Öncelikle Web2 nasıl çalışır kısaca bakalım:
Günümüzde en popüler vidyo uygulaması Youtube’ dur.
Yaklaşık 2 milyar üzerinde kullanıcı sayısı bulunmaktadır.
Youtube Google’ a ait diye bir algı vardır. Fakat bu doğru değil.
Youtube ve Google Alphabet Holding’ e ait şirketlerdir.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Alphabet_taraf%C4%B1ndan_sat%C4%B1n_al%C4%B1nan_%C5%9Firketler_listesi
Wikipedia verilerine göre Alphabet’ e ait şirket sayısı 241' dir. Veriler günümüz rakamları değildir. Ancak aradaki farkın çok önemli olacağını sanmıyorum.
Google pazar payı % 91,86'dır Ocak 2021 verilerine göre.
Facebook-İnstagram-WhatsApp
Yeni ismi META
Facebook kullanıcı sayısı yaklaşık 2 milyar
İnstagram kullanıcı sayısı 1 milyar üzerinde.
WhatsApp kullanıcı sayısı 2 milyar üzerinde.
TikTok kullanıcı sayısı 1 milyar üzerinde.
Benzer birçok uygulama bulunmaktadır. Hepsi kendince farklı özelliklere yoğunlaşırlar. Ortak noktaları ise ürünleridir.

Ürünleri biziz!

Bu firmalar kullanıcı bilgilerini kaydeden bir izleme programıdır.
Bir şeyin hakkında ne kadar fazla bilgin var ise onu kontrol etme gücü de o kadar etkili olmaktadır.
Kişinin yaşı.
Cinsiyeti.
Arabasının kasko’ sunun bitiş tarihi.
Tuttuğu takım.
Mesajlaşmaları.
Alış-veriş alışkanlıkları.
Bebek bezi aldı 0–6 ay arası. Emzik’ te önereyim.
Bunun gibi çok sayıda bilgimiz ile algımız yönetiliyor.
Ahlak değerleri yönetiliyor.
Kültür değiştiriliyor.
Üstelik dünyanın en iyi okullarından mezun olmuş en zeki mühendis, psikolog, yazılımcı vs’ ler ile çalışıyorlar.
Reklam sektörü ve medya’ da buna dahil.
İnsanoğlu hiç olmadığı kadar manipülasyona mağruz kaldı.
Çünkü karşısına her an mağruz bırakılacağı algoritmalar çıkarıldı.

Önce biz araçları yaratırız, sonra da onlar bizi
-Marshall McLuhan

Kullanılan algoritmalardan bahsediyorum. Her veriyi hızlı bir şekilde hesaplayan makineden.
En çok dikkat etmemiz gereken konu Web3 ve merkeziyetsizlik ile parlatılmaya çalışılan SoFİ uygulamalarının Web2' den masum olmadıklarıdır.
Web3 kendisini Web2 den ayırırken bize şunları anlatmaktadır.
Bakmamızı istedikleri yeri konuşuyor ama bakmamızı istemedikleri yer hakkında hiç bilgi vermiyorlar.
Web2 Sosyal Medyasında hesaplarımız vardır. Resimlerimiz, müziklerimiz arkadaşlarımız vs. Ancak bunların kontrolü bize ait değildir. Örneğin Instagram sebepli sebepsiz hesabımızı kapatabilir. Bir daha bize ait olan verilere ulaşamayabiliriz.
Web3' te ise hesap ve veri sahipliğinin kullanıcıda olduğu fikrini öne çıkaran projeler var.
Bu bir proje yazısı olmadığı için tek tek uygulamaları anlatmayacağım. Onun için ayrı bir rapor tarzı yazı hazırlamaya çalışıyorum.
Benim için bazı SoFİ uygulamalarında hesap sahibi olmam gayet güzel.
Hesabımı kimse kapatamaz.
Ya da cüzdanım üzerindeki veriler ile istediğim uygulamaya bağlanır sonra gider farklı uygulamaya yine aynı dijital kimliğim ile girebilirim.
Peki şeffaf blokzincir üzerinde ben gizli kalmak istiyorsam.
Öyle ki kullandığım cüzdan içinde mali varlıklarım da bulunuyor.
Hesap bakiyem, kullandığım finans uygulamaları.
Alıp-sattığım NFT’ ler. Oyun oynadığım GameFİ uygulamaları.
Aslında bu noktada Web2 projelerinden daha tehlikeli bir boyuta dönüşüyor iş. Hatta korkunç. Çünkü artık daha fazla bilgi ellerine geçiyor işleyebilmeleri için. Karnımızın aç olduğunu ya da hangi zamanlar da yemek siparişimizi verdiğimizi bilen algoritma artık paramızı da izleyebilir.

Şimdi diyebilirsiniz gizlilik olacak takip edemezler.
Güç herkesi sarhoş eder derim ben de o zaman.
Amerika Atom bombası attı mı gücü eline geçirdiğinde.
Facebook seçimleri manipüle ettiğimi güç elindeyken.
Karınca’ nın ve diğer canlıların, doğanın nesine saygı duyuyor insanoğlu.
Çünkü kendisini güçlü görüyor ve imkanı var.

İşin bir diğer tarafı ise blok zincir teknolojisi değil.
Gelişen algoritmalar.
Üstel olarak gelişimlerinde bir ilerleme söz konusu.
Sizinle bir hikaye paylaşayım;

Bahçesinde gölü olan bir adam evde kalıp göldeki balıklarına bakarak bir kaç gün içinde iki kat çoğaldığı söylenen nilüfer yapraklarının gölü kaplamasını engellemek ister.
Aylar geçer, adam sabırla bekler, ama nilüfer yaprakları göl yüzeyinde sadece minik lekeler halinde seçilebilmekte bunlar da belirgin biçimde büyümektedirler. Nilüfer yaprakları göl yüzeyinin yüzde 1'inden az bir bölümü kapladığı için adam tatile gitmekte sakınca görmez ve ailesiyle birlikte yola çıkar.
Birkaç hafta sonra döndüğünde göl yüzeyinin tamamen yaprakla kaplandığını, balıkların da telef olduğunu görerek şaşkına döner.
Nilüfer yapraklarının sayısının birkaç günde iki katına çıkmasıyla yaprakların sayılarının ikiye katlandığı son yedi çoğalma gölün tüm yüzeyinin kaplanmasına yetmiştir.
Sayıları 7 kere ikiye katlandığından kaplanan alan 128 (milyar dolar değil) katına çıkmıştır.

Şu an algoritma ve yapay zeka gelişim süreci üstel olarak ilerlemektedir.
Bizim için neden algoritma ve yapay zeka gelişimini olumsuz gibi anlatıyorum.
Çünkü onları geliştirenler insan. İnsan’ a karşı kullanılmak üzere geliştiriyorlar.
Birçok bakımdan etkileyici olmasına karşın beyin ciddi kısıtlamalara tabidir.

Herkes, kendi görüşünün sınırlarını dünyanın sınırları olarak kabul eder.
Arthur Schopenhauer
  • Paradigma değişiminin (teknolojik yenilik) hızı ivme kazanmakta, şu anda her on yılda ikiye katlanmaktadır
  • Bilgi teknolojilerinin gücü (fiyat performansı, hız, kapasite ve bant genişliği) daha da yüksek bir hızda, üstel büyümekte, bugün yaklaşık olarak her yıl ikiye katlanmaktadır. Bu ilke, insan bilgisinin miktarı da dahil olmak üzere çok çeşitli ölçümleri kapsar.
  • İnsan beyninin taranması, üstel büyüyen bu teknolojilerden biridir.
  • Memelilerin biyolojik beyinlerinin elektrokimyasal sinyaller için kullandıkları saniyede yüz metrelik hızla kıyaslandığında, makineler sinyalleri ışık hızına yakın bir hızda işleyip dönüştürebilecek. Bu hız oranı en azından üç milyonda birdir.

Hadi buraya güzel bir parça ekleyeyim. Makineler içimizi kuruttu buraya kadar. Ama bizim kalbimiz var ruhumuz var değil mi?

“Gelecek ön görülemez” düşüncesi hep bir ağızdan söylenen bir nakarattır.. Ama.. bu bakış açısı yanıldığında tam anlamıyla yanılmış olur.
Jhon Smart

Yapay Zeka Rembrandt Üretti
Microsoft’ tan bir ekip 2016 yılında algoritma’ ya 300 Rembrant tablosunu tarattı ve sonuç.

Yapay zeka, yaptığımız her şeyi şekillendirecek bir “program”.
Satya Nadella, Microsoft CEO’ su

Yapay Zeka sanatçı mıdır?

2011 yılında Tencent mesajlaşma ağı kullanılarak geliştirilen mobil mesajlaşma uygulaması WeChat piyasaya sunuldu. Ezeli rakibi Alibaba Group bünyesindeki Ant Financial Services Group’ un ürünü olan Alipay’ in başarısını örnek alan Tencent, bu verileri makine öğrenmesi algoritmalarıyla analiz ederek giderek artan sayıda hizmeti geliştiriyor ve otomasyon sağlıyor.
Ant Financial, ölçek ekonomisi göz önünde bulundurularak kuruldu. Burada insan odaklı bir onay sürecinin kullanılması mümkün değil.
Ming Zeng, Stratejiden Sorumlu Yönetici, Alibaba

Go oyun tahtası
Hiç Go oynadınız mı? Ben oynadım. İşte Dama gibi Satranç gibi bir oyun temelde. 19'a 19 bir tahtada sırayla siyah ve beyaz taşlar yerleştiriliyor. Oyunda Evren’ deki atomlardan daha çok pozisyon barındırıyor. Bin yıllık bir insanlık birikimi ve tecrübesine sahip bir ruhu var oyunun. Günümüz oyuncuları eskilerin bilgilerinin üzerine kendi bilişsel yeteneklerini katarak sürekli yeni keşifler yapmaktalar. Asya’ da çok popüler bu oyunun milyonlarca izleyicisi var.
Lee Sedol 9 dan rütbeli eski bir Güney Koreli profesyonel Go oyuncusudur. Go’ nun Cristiano Ronaldo’ su
Google’ ın DeepMind ekibinin geliştirdiği AlphaGo Yapay Zeka’ sı Lee Sedol’ u yendi.
Üstelik Go dünyasını şoke edecek beşinci sıraya oynarak bir hamle yapmıştı.
İzlemediyseniz AlphaGO belgeselini izlemenizi tavsiye ederim. Sonunda sizde benim gibi endişelere kapılabilirsiniz.
İnsan bilincinin makina’ ya yenilmesini izlemek pek hoşuma gitmedi bu seviyede.

Dijital dünya’ da biz makinalar için buyuz artık. Web2 veya Web3 farketmez.
Benim endişem blok zincir kaynaklı değil. Asıl sorun daha büyük. Daha da güçlenmesini sağlayacak bir teknoloji demek algoritmalar için blok zincir teknolojisi. Eğer bizi izleyecek ise. Teleskop ile nasıl uzakları daha iyi görebilir hale geldiysek o da bizi daha iyi görebiliyor teknoloji geliştikçe.
Web3 dünyasında kilit nokta gizlilik benim için. Borsa algoritmaları veya NFT alım-satım botlar’ ı vs onlar işin marjinal kısmı. Oraya girmeyeceğim. İsteyen robotlara karşı savaşabilir.
Ancak Sosyal Medya farklı bir alan. Çünkü hayatın içinde, hatta olmazsa olmaz bir seviyeye geldi.
Sosyal Medya’ da olmamak hayatta olmamak artık. Network oluşturup iş bağlantıları kuruyoruz. Arkadaşlarımız ile iletişim kuruyoruz. İçerik üretiyoruz. Ve artık bir puan sistemine döndü herşey. Twitter’ da belli takipçi sayısı istiyor projeler. Algortimalar aldığımız beğenilere göre bizi öneriyor ya da önermiyor. Öyle ki nicel ve nitel birbirine karıştı.
Çoğunluğun vasatı diyorum ben artık gelinen seviyeye.
Blokzincir sektöründe gizliliğin insanlık açısından önemini kavrayıp sorumlu davranan gruplar var. En azından öyle görünüyorlar.

UPA: Evrensel Gizlilik İttifakı

“Evrensel Gizlilik İttifakı [UPA], blok zinciri veya teknoloji yığınından bağımsız olarak gizliliği korumayı amaçlıyor. Yerel düzeyde mahremiyet için temel sağlar, böylece gelişen teknolojilerin gelişmesi için ihtiyaç duyduğu güvenlik ve demokrasiyi sağlar.”

p0xeidon lab’s, Manta Network, Nym Technologies, SCRT Labs’ Secret Network, Orchid, Railgun, Status ve Oasis Foundation’s Oasis Network dahil olmak üzere Web3 şirketleri ittifaka katıldılar.
privacyalliance.com
İttifak Tornado Cash üzerindeki yaptırımlar sonrası gelişen olaylar ile şunu farketti: Veri gizililiğinin önemi ve farklındalığın arttırılması için yapılması gerekenlerin olduğu.

Hareketin çıkış noktası: Artan sansür. İleride izleme ve fişlemeye kadar gidebilecek blok zincir teknolojisinin kullanımının önlenmesini sağlamak. Bir ileri görüşlülük örneği. Diyorlar ki gözetim toplumuna dönüşme riskimiz var.

Hepimiz farkında olmalıyız.

Edward Snowden

Kendisi tartışmalı bir isim. İstihbarat, devletlerin izleme ve dinlemeleri gibi konuların merkezinde tartışmalı bir isim. Araştırmak isterseniz hakkında birçok bilgiye ulaşabilirsiniz.

Kendisi konferansa kaynağı bilinmeyen bir yerden internet üzerinden bağlandı.
Gizliliğin önemine ilişkin verdiği mesaj oldukça netti.
Satoshi Nakomoto

Söylediği; “mevcut sistemi tehlikeye sokan hatta ona başkaldıran yenilikler getirdiğinizde sizin yaşamanıza izin vermezler. Satoshi biliniyor olsaydı buna izin verilir miydi?” diyor.
Katılıyorum kendisine Satoshi gizli olmasaydı buna izin vermezlerdi.

Web2 ve Web3 arasındaki fark bence artık daha fazla alete sahip olduklarıdır. Tabi ki kendimi uzak tutmayacağım. Ama aklımın bir köşesinde bunu bulunduracağım. Zaten toplum olarak ne kadar kaçabiliriz ki. Sistem içinde yaşıyoruz.
Yine de bilinçli davranabiliriz. Bu bilinçte olan grupları ve projeleri destekleyebiliriz. Ancak yine mümkün değil dediğinizi duyar gibiyim. Ben de öyle diyorum. Finansal anlamda bireysel özgürlüğümüzü kazanma motivasyonumuzu kullanıyorlar.

Uygarlık üzerinde düşünmeden yapabileceğimiz önemli işlemlerin sayısının çoğalması ile ilerler.
Alfred North Whitehead, 1911

Uygarlık gelişmiyor “bilinç” insanın özgürlüğünü her seferinde daha kısıtlayarak gelişimine devam ediyor.
İnsan uygarlığı ilerlemiyor. İnsan uygarlığının ilerlemesinin mümkün olması için Platon’ un şu meşhur sözünün uygulanması gerekirdi.

Ya krallar filozof olmalı, yada filozoflar kral.
Platon

İlerleme insanoğlu’nun evren’ deki tanımı ve doğa ile bilim kurallarına uygun şekilde geliştirilseydi insanlık ilerleyebilirdi.
Burada ilerleyen bilinç. İnsan o bilincin sadece bir taşıyıcısı. Doğa’ nın kendi yarattığı yazılım ve donanım ile çalışıyoruz. Şimdi sırada kendi başına varolabilen yazılım ve donanımı tasarlıyoruz. Bir sonraki adım insan kusurları olmadan varolabilen bir bilinçte. Bilim-kurgu gibi gelebilir.
Değil malesef.
Yazımın sonlarına gelirken “Gizlilik her insanın hakkıdır” demek istiyorum.
Size bir dizi önermek istiyorum.
İzlemediyseniz eğer “ Upload” Amazon yapımı bir dizi. İnsan’ a verilen puanın. Yaşamımızın nasıl tasarlanacağı ve insan kültürünün bazı distopya’ ları yaşamaya nasıl müsait olduğuna güzel bir bakış açısı var.
Özetle Web3 Sosyal Medya’ sı da bizim neden gerçek hayatımızı bu kadar etkiliyor biraz can sıkıcı bir durum. Ben yine de birçoğunu kullanmaya ve keşfetmeye devam edeceğim. Yine meraklı ve eleştirel bir bakış açısı ile gözlemleyeceğim.
Yazının sonuna gelirken bu şarkıyı dinleyerek bitirelim. Ne de olsa aklımız, ruhumuz ve kalbimiz var.

Alman öğretmenin mektubu da tüm insanların ortak bilince sahip olmasının önemini özetliyor.

“Bir toplama kampından sağ kurtulanlardan biriyim. Gözlerim hiçbir insanın görmemesi gereken şeyleri gördü. İyi eğitilmiş ve yetiştirilmiş mühendislerin inşa ettiği gaz odaları, iyi yetiştirilmiş doktorların zehirlediği çocuklar, işini iyi bilen hemşirelerin vurduğu iğnelerle ölen bebekler, lise ve üniversite mezunlarının vurup yaktığı insanlar. Eğitimden bu nedenle kuşku duyuyorum. Sizlerden isteğim şudur. Öğrencilerinizin insan olması için çaba harcayın. Çabalarınız bilgili canavarlar ve becerikli psikopatlar üretmesin. Okuma yazma, matematik, çocuklarınızın daha fazla insan olmasına yardımcı olursa ancak o zaman önem taşır.”

İnsan kendi varoluşsal anlamını bulmadığı sürece, yaşadığı dünyasının, üzerindeki canlıların ve etki ettiği Evren’ de ne var ise; bir bütün olduğunu anlamadığı sürece, ortak bir bilinç ve erdem ile hareket etmediği sürece, gösterdiği gelişimin onu aydınlık bir yere götüreceğini düşünmek pek gerçekçi olmayacaktır.
Umarım 1984 hiç gelmesin.

İnsan sosyal bir canlı. İletişim kurmamız bir ihtiyaç. Onaylanmak ve beğenilmek istiyoruz. Mağarada 6 kişi yaşayabildiğimiz sosyal çevremiz 150' ye kadar topluluk içinde varolarak çıkabiliyordu.
Artık bu yeterli değil. Dijital dünya insanın ait olduğu bir yer değil.
Orada kendimize daha fazla yer edindikçe karşılığında ne verdiğimize siz karar verin.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Yazarım yine, konuşuruz.
Captain Fantastic
Kaynaklar:
Google, Youtube :)
İnsanlık 2.0 Ray KURZWEIL
Yapay Zeka Çağında Rekabet Marco IANSITI-Karim LAKHANI
Boş Sayfa Steven PINKER
Yaşam 3.0 Max TEGMARK
İletişim Teorileri Werner J. Severin-James W. Tankard,Jr
Not: Web3 Sosyal Medya projeleri raporum devam ediyor. İlk onu hazırlamaya başlamıştım fakat anarşist ruhum ve devrimci kişiliğim sebebi ile yazıyı fork’ lamak zorunda kaldım. Onu da bitirdiğimde paylaşacağım.
Bu yazı serisine şöyle devam etmeyi planlıyorum:
Algı&Reklam
Web3
Sosyal Medya
Socialfi
SoFi


Get fast shipping, movies & more with Amazon Prime

Start free trial

Enjoy this blog? Subscribe to CaptainFantastic

1 Comment