Siyah Kitap'ın depresifliği

DE2V...K7iE
26 Jan 2024
25

Lekelerinin bir sorun olacağını düşündüğü için odaya girmemişti siyah kitap. Lubo kapının arkasından sadece lekesiz kısmı görebiliyordu. Siyah kitapla birkaç kez "yanıma gelsene bakışı" attıktan sonra sessizliği bozan taraf Stella oldu: "Efendim kendisi biraz hatta baya utangaç. İzninizle buraya gelme amacımızı beyan ediyim"

"Arkadaşını kayıt ettirmek için mi?"

"Evet, evet efendim."

Lubo eline boş bir belge aldı ve "İsim kısmına ne yazmalıyım?" dedi.

"İsminin olduğu sayfa lekeye bulaşmış kendisine siyah kitap denmesini istiyor"

"Kapağı lacivert olmasına rağmen mi?"

Bu sırada Siyah Kitap kapının arkasından çıktı. Ne olacaksa olsun diye

atılmıştı ortaya, evet, bu ani bir karardı. Lubo siyah kitabın lekelerini görünce

mürekkep makinasının bozulduğu günü hatırladı, kitapların ateşe atıldığını kendi gözleriyle görmüştü. Kimse çığlık atmamıştı ya da bir imdat çağrısı. Ağızlarını tutup acının geçmesini beklemişlerdi. Sayfalarında da yazdığı gibi kimliklerini ne olursa olsun gizli tutmaları gerekiyordu, kimsenin hayatını kendi canı için riske atamazlardı. Yakılan kitaplarla yenileri yapılacağını bilmelerine rağmen halkın yas günü olarak ilan ettiği bir gündü bu, Lubo başta olmak üzere herkesi derinden etkilemişti, daha doğrusu Lubo etkilenmiş gibi duruyordu. Ciddiyetinden olsa gerek ne hissettiğini kestirmesi zordu Lubo'nun. Lubo siyah kitabın lekelerini uzun bir süre inceledi, "lyi dayanmışsın" dedi. İş esnasında bu olayı tezgaha çıkarmak anlamsızdı onun için. Stella biliyordu ki Lubo ne zaman bu olayı hatırlasa düşüncelere dalmak onun için kaçınılmaz sondu, Lubo'ya doğru baktığında aklında başka bir şeylerin döndüğünü farketti. Sonra Siyah Kitap'la Stella tedirgin bir vaziyette bir süre bakıştılar. "Numara 283" dedi Lubo. Siyah kitap kayıt olan 283. kitaptı. Lubo kayıt ettirip gereken belgeleri çıkarttıktan sonra bir kart alıp özenle siyah kitabın ismini ve kayıt numarasını yazdı. Masanın üstünde duran yapıştırıcıyı eline alıp hiçbir şey olmamış gibi siyah kitaba yaklaştı. Siyah kitap olan biteni anlamamıştı bile, korkuyordu. "Arkadaşının ilk sayfasını açar

mısın?" dedi Stella'ya. "Merak etme" dedi Stella "Canın yanmayacak" Yüzündeki tebessüm bütün gerginliğini üzerinden atmıştı siyah kitabın. Stella sayfayı açtı ve Lubo kartın arkasına yapıştırıcıyı sürüp sayfanın üstüne yapıştırdı. "Eğer kartı çıkarmaya çalışırsan hayatının en büyük hatasını yapmış olursun" dedi Lubo. Siyah kitap "Benim varlığım başlı başına bir hata zaten" diye söylendi. "Ya ismini değiştirmek isterse" dedi Stella. "Üstüne yeni bir kart daha yapıştırırız" dedi Lubo, Stella'nın bu olayı hatırladığını fark ettiğinde suratı asılmıştı, sandalyeyi duvara doğru döndürdükten sonra "çıkabilirsiniz" diye de ekledi. İkisi teşekkür edip odadan çıktılar.

"Lubo'yu ben üzdüm değil mi?" dedi siyah kitap

Sen nasıl..." diyebildi Stella "Senin bir suçun yok, mürekkep makinasının "

bozulduğu günden beri mutlu olduğunu görmedim"

"Yine de ben hatırlattım, buraya gelmemeliydik"

"Onun unuttuğu filan yok, sence unutulabilecek bişey mi?" dedi Stella. "Her zaman bir sorun kaynağı olmayı başarıyorum" dedi siyah kitap "Hayatın bugüne kadar yaptığı tek hata bu olsa gerek" Stella siyah kitapla sağlıklı iletişim kuramadığını düşünmeye başladı ki öyleydi de zaten. Konudan

konuya atlıyorlar ve birbirlerine karşı hep imalı konuşuyorlardı "Başladığımız yere geri mi döndük?" dedi Stella "Ne zaman kabullendim ki yaşadıklarımı? Eğer hayatta olmasaydım Lubo'yu üzecek lekeli başka bir kitap olmayacaktı" Siyah kitap hata olduğuna o kadar inandırmıştı ki kendine suçlu olmasa dahi öyle düşünüyordu. "Herkesten farklıyım ve bu iyi bişey değil. Kimse beni anlamıyor, beni anlayabilecek lekeli bir kitap yok burada. Onlar kendi doğrularını yaşıyor..." "Bunu çözebiliriz" dedi Stella ne diyeceğini bilememişti. "...onlar için yanlış olanım" dedi siyah kitap ve sonra yolun ortasına öylece oturdu. Stella da yanına çömeldi, siyah kitabın lekelerine baktı bir süre. "Bak daha önce hiç böyle bir sorunla karşılaşmamıştım" "Ben

sorun muyum?" "Hayır öyle demek istemedim, daha önce hiç lekeli bir kitapla konuşmamıştım" diye düzeltti konuşmasını Stella. "Kendi içinde bitirmen gereken bir sorun ah yani istek olduğunu düşünüyorum. Evet, ölüm isteği. Hayatın hiçbir zaman hata yapamayacağını ve herşeyi yoluna koyabileceğini daha kaç kez söylemeliyim?" "Neden lekeliyim o zaman?" dedi siyah kitap. "Neden cahillikle sınanıyorum, benim ne suçum vardı da size

verilen lütuflardan yararlanamadım? Bbenim ölmemi istiyor?" İçin içine ağlıyordu, daha önce de yaşanmasına rağmen göz yaşı dökemediğine şaşırmıştı. İnce, buruk bir ses çıkartıyordu, acı çektiği aşikardı.

"Carl" dedi Stella "O sana yardımcı olabilir"

"O kim ve bana nasıl yardımcı olacak?"

"Senin gibi hayatı sorgulayan birisi ve iyi bir dinleyici"

"Beni başından salmak için beni ona yönlendirdiğini düşünüyorum"

'Biliyor musun, sen o kadar da aptal sayılmazsın?"

"Değilim de zaten"

Siyah defa ilk kez kendisini savunma gereği hissetti. Aptal olarak anılmak istemiyordu, ne de olsa o da diğerleri gibiydi.

"İyi o halde gel sana bir bardak tutkal ısmarlıyım"

"Bişey merak ettim de para birimi olarak ne kullanıyorsunuz?" diye sordu siyah kitap, az önce duygusal boşalma yaşayan kendisi değilmiş gibi. "Kullanmıyoruz" dedi Stella "Haftada 20 kez içme hakkımız var, tabii ben bütün hakkımı Matilda'ya veriyorum." "Neden?" dedi siyah kitap. "Hayatta bir sorunun yoksa sarhoş olmak istemezsin olursan eğer sorunun kendisi olursun. Bunu bana ilk geldiğim zaman Lubo söylemişti, haklıydı da. Halkta çıkan sorunların çoğunluğunu bu sarhoş kitaplar oluşturuyordu." Bir süre duraksadı, anıları film şeridi gibi geçmişti gözünün önünden. "Ama buna ihtiyacın olduğunu düşünüyorum, kafa dağıtmaya ihtiyacın var" "Teşekkürler" dedi siyah kitap. Soracak başka bir sorusu kalmadığı zaman kullandığı bir kelimeydi bu, onun izinden gideceğine dair onay niteliği taşıyan bir kelime. Kafası her zaman ki gibi karışıktı, kendisiyle uğraşmaktan sıkılmış olsa gerek yine kollarını Stella'ya bırakmayı seçti.

"Yarın da Carl'ı buluruz olur mu, sana yardımcı olabileceğine inancım tam" dedi Stella. "Teşekkürler" dedi tekrardan siyah kitap, mutluluğunu nasıl dile getireceğini bilmiyordu.

"Sarılabilir miyim?" dedi neredeyse duyulamayacak bir şekilde, söylerken utanmıştı.

"Daha iyi hissetmeni sağlayacaksa neden olmasın?" dedi Stella iyi niyetini ortaya koyarak. Yolun ortasında sarıldılar. Siyah kitap ilk defa huzur duygusunu hissetti.en neden varım, düşüncelerim neden

Get fast shipping, movies & more with Amazon Prime

Start free trial

Enjoy this blog? Subscribe to Lubo

0 Comments